Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 7 / 7
  • Öğe
    Selection For Grain Yield and Its Components in Early Generations in Rice (Oryza Sativa L.)
    (Trakya Üniversitesi, 2005) Sürek, Halil; Beşer, Necmi
    Bu araştırmanın amacı, çeltikte (Oryza sativa L.) farklı generasyonlardaki açılan materyalde, yüksek ve düşük tane verimi ile verim komponentleri için yapılan seleksiyonda, seleksiyona cevabın belirlenmesidir. Bunun yanında, bu karakterlerin kalıtım dereceleri ve tane verimi ile olan ilişkileri de tespit edilmiştir. Araştırma, 1995 ve 1996 yıllarında Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünde gerçekleştirilmiştir. Bu araştırmada, F3, F4 ve F5 generasyonlarında, ikişer adet açılan populasyon kullanılmıştır. Sonuçlar, dane ağırlığı ve salkımda dane sayısının erken generasyonlardaki seleksiyonda etkili olduğunu göstermiştir. Her iki yılda, bütün generasyonlarda, tane verimi ile salkımdaki dane sayısı arasında pozitif ve önemli ilişkiler tespit edilmiştir. 1000 dane ağırlığı için yüksek kalıtım dereceleri tahmin edilmiştir. Dar anlamda ve gerçekleştirilmiş kalıtım derecesi değerleri büyüklük bakımından benzerlikler göstermiştir. Dane ağırlığı için yapılan seleksiyon, doğrudan tane verimi için yapılan seleksiyon kadar etkili olmuştur. Onu salkımdaki dane sayısı izlemiştir. Düşük ve yüksek verim komponent değerleri için yapılan seleksiyon sonuçları, tane verimi ile verim komponentleri arasındaki ilişkiler ve kalıtım derecesi değerleri, salkımdaki tane sayısının erken generasyonlarda, bir seleksiyon kriteri olarak kullanılabileceğini gösterdi. Aynı zamanda, arzu edilen dane ağırlığı için erken generasyonlarda seleksiyon yapılabilir.
  • Öğe
    Trakya Bölgesinde Ayçiçeği Öncesinde Ön Bitki Tarımının Ayçiçeği Verimine, Uygulanacak Azot Dozuna ve Toprakta Tutulan Su Miktarına Etkisi
    (Trakya Üniversitesi, 2006) Evci, Göksel; Kaya, Yalçın; Pekcan, Veli; Durak, Sezgin; Kahraman, Turhan
    Trakya koşullarında, buğday hasadından sonra ayçiçeği ekilinceye kadar olan ara dönemde toprakta yeşil örtü oluşturularak erozyonun önlenmesi ve ot üretilmesi amacıyla, Macar fiği (Vicia pannonica L.) yetiştirilmiştir. Ön bitki fiğ, yeşil ot elde etmek için, ilkbaharda Nisan ayının ikinci yarısı ve Mayıs ayının ilk yarısı olmak üzere iki faklı zamanda biçilmiştir. Baklagil yem bitkisi yetiştirilen bu sistemde ayrıca ayçiçeğine uygulanacak azot miktarını belirlemek amacıyla, alt-alt parsellere 0-5-10-15 kg/da saf azot dozları uygulanmıştır. Yapılan toprak nemi ölçümlerinde, ön bitki toprak nemini azaltmış ve kayıp nem yaz yağışlarıyla karşılanamadığı için, ayçiçeği verimini düşürmüştür. Bu verim düşüklüğü, ön bitkinin hasadı geciktikçe artış göstermiştir. Bu nedenle ön bitki hasat edilmiş parsellerden elde edilen ayçiçeği verimi, sürülü parsellere nazaran daha düşük olmuştur. Yapılan ekonomik analiz sonucuna göre; ön bitkisi olarak yetiştirilen fiğden elde edilen ot geliri; ayçiçeği verim düşüklüğünü karşılamakta ve artı gelir sağlamaktadır. Ayçiçeği parsellerine uygulanan farklı azot dozları neticesinde, azot ile verim arasında önemli bir ilişki bulunmamıştır. Buğday-ayçiçeği münavebe sistemindeki ara dönemde, ayçiçeğinden önce ön bitki yetiştirilmesi durumunda ön bitkilerin erken hasadından sonra ekilen ayçiçeklerinin verimi, geç hasat edilene nazaran daha yüksek olmuştur. Araştırma sonuçlarına göre yapılan kâr-zarar analizi sonucunda, kış dönemi yağış durumu normal olduğunda, Trakya bölgesinde ayçiçeğinden önce ön bitki olarak Macar fiği yetiştirilmesi, kârlı bir yöntem olarak bulunmuştur
  • Öğe
    Ayçiçeği Biyoteknolojisinde Son Gelişmeler ve Islahında Kullanım Olanakları
    (Trakya Üniversitesi, 2004) Kaya, Yalçın
    Ayçiçeği ülkemizde ve dünyada en önemli bitkisel yağ bitkilerinden olup, aynı kaynaktan gelen CMS (Sitoplazmik Erkek Kısırılık) kullanımı nedeniyle, son yıllarda klasik ıslah metotlarıyla geliştirilen ayçiçeği hibritlerde beklenen verim artmamaktadır. Yüksek verim için mutlaka moleküler ıslah metotlarını kullanarak yapılacak türler arası melezlemeler ile, yabani türlerden yeni genotip kaynaklara ihtiyaç vardır. Yeni geliştirilen moleküler ıslah metotlarından in vitro kültürü, genetik transformasyon ve PCR (Polymerase Chain Reaction) (Polimeraz Zincir Reaksiyon), RFLP (Restriction Fragment Length Polymorphism) vb. moleküler markır teknikleri,ayçiçeğinde başarıyla kullanılmaktadır. Yapılan moleküler ve biyoteknolojik çalışmalar ile, ayçiçeğinin genetik soy ağacı ve haritası çıkarılmış, kültürü yapılan ayçiçeğinin orijini belirlenmiş, diğer türlerden ayçiçeğine yabancı genlerin aktarılması ve anter veya mikrospor kültürüyle double haploidlerin elde edilmesi son yıllardaki ayçiçeği moleküler ıslahındaki önemli başarılardır.
  • Öğe
    The Determining Physiological Maturity Time in Sunflower
    (Trakya Üniversitesi, 2004) Kaya, Yalçın; Baltensperger, David; Nelson, Lenis; Mıller, Jerry
    Ayçiçeğinde genetik faktörler olgunlaşma zamanının belirlenmesinde önemli rol oynamasına rağmen, bu öğenin oluşmasında ayrıca sıcaklık, ekim zamanı ve ekildiği yer gibi çevresel faktörlerin etkisi büyüktür. Olgunluğun ayçiçeği bitkisinde belirlemenin en kolay ve ekonomik yolu fenolojik ve görsel gözlemlerdir. Fizyolojik olgunluğun belirlenmesinde en önemli özellik; ayçiçeği tablasının arka kısımlarının % 10 civarında kahverengine döndüğü zamandır. Araştırmada; ayçiçeği tanelerinin maksimum yağ oranına ulaşması ve nem oranının fenolojik gözlemler ile kullanılarak fizyolojik olgunluk zamanının belirlenmesi en uygun metot olarak bulunmuştur. Bu zamanda tanelerde 300-400 g/kg nem oranı mevcut olup, tanelerde yağ oranı maksimum seviyeye ulaşmıştır. Araştırmadaki korelasyon sonuçlarında, hem gün, hem de gün derece toplamlarında fizyolojik olgunluk zamanında benzer sonuçlar elde edilmiş olup, olgunluğun en erken % 50 çiçeklenme zamanında doğru olarak tahmin edilebileceğini belirlenmiştir. Denemelerde fizyolojik olgunluk gün süreleri, gün derece toplamlarına göre daha az değişkenlik göstermiştir.
  • Öğe
    Ergene Nehrinden ve Diğer Su Kaynaklarından Sulanan Çeltiklerden Elde Edilen Pirinçlerde Ağır Metal İçeriklerinin Belirlenmesi
    (Trakya Üniversitesi, 2007) Beşer, Necmi; Karahan, Aliye; Şenyurt, Müjdelen; Sürek, Halil
    Bu araştırma 2001 ve 2002 yıllarında Ergene Nehrinden ve diğer su kaynaklarından sulanan çeltiklerden elde edilen pirinçlerde ağır metal içeriklerini belirlemek için yapılmıştır. Araştırma ile değişik kaynaklardan sulanarak üretilen çeltiklerin, pirinç ve kargo pirinç tanelerinde Pb, Cd, Cu ve Cr analizleri yapılmıştır. 30 beyaz pirinç örneğinde ortalama Pb, Cd, Cu ve Cr içerikleri sırasıyla 0.210 ± 0.095 mg/kg, 0.072 ± 0.021 mg/kg, 1.558 ± 0.661 mg/kg ve 0.317 ± 0.190 mg/kg bulunmuştur
  • Öğe
    FARKLI ÇEVRE KOŞULLARINDA AYÇİÇEĞİNDE (Helianthus annuus L.) TANE VERİMİ VE DİĞER VERİM ÖĞELERİ ARASINDA İLİŞKİLERİN BELİRLENMESİ
    (Trakya Üniversitesi, 2006) Kaya, Yalçın; Evci, Göksel; Durak, Sezgin; Pekcan, Veli; Gücer, Tahir
    Araştırmada ayçiçeğinde (Helianthus annuus L.) tane verimi ile verimin oluşumunda etkili diğer verim öğeleri arasında ilişkileri 5 yıllık bir periyotta, ayçiçeğinin en fazla ekildiği Trakya Bölgesinde iki farklı lokasyonda inceleyerek etkileşimlerini ortaya çıkarmak amacıyla regresyon ve korelasyon analizi yapılmıştır. Yapılan regresyon analizlerinde, tane verimi - verim öğeleri ilişkisinde lokasyonlar arasında belirgin farklılıklar ortaya çıkmıştır. Denemelerde erkenci çeşitler ön plana çıkarken, her iki lokasyonda da yağ oranı arttıkça tane verimi artarken, Edirne deki sonuçlar bu artışın % 48 e kadar sınırlı olduğu, bin tohum ağırlığında da genelde paralel olarak görülen artışın, kuadratik bir yön ile 50-55 g dan sonra duraklayıp düşüş gösterdiğini ortaya koymuştur. En yüksek belirleme katsayısının görüldüğü bitki boyu – verim ve tabla çapı ilişkisindeki Edirne lokasyonundaki lineer pozitif artış, Kırklareli de 165 cm den sonra, tabla çapında da 20 cm de duraklamış olup, tane verimi – kabuk oranı ilişkisi de lokasyonlar arası uyumsuzluk göstermiştir.
  • Öğe
    Cumhuriyetin İlk Tarım Sayımı Verilerine Göre Trakya'da Tarım ve Hayvancılık
    (Trakya Üniversitesi, 2020) Akın, Veysi; Kaya, Yalçın
    Türkiye kalkınmasının en önemli dinamiklerinden biri tarım ve hayvancılıktır. Bu sebeple Cumhuriyetin ilk yıllarında sanayileşme hamlesi de tarıma dayalı endüstriyel sektörde olmuş ve ilk şeker ve tarım aletleri fabrikaları bu dönemde kurulmuştur. Cumhuriyet, Osmanlı'dan mülhem ilk Tarım sayımını 1927 yılında yapmıştır. Bundan sonra 1950 yılına kadar sayım yapılmamış, bu tarihten sonra ise takriben her on yılda bir tarım sayımı gerçekleşmiştir. Bu sayımlar ülkenin sosyo-ekonomik gelişmişliğinin tespiti bakımdan önemli veriler içermektedir. Bu veriler çiftçi aileleri, ekilmiş alanlar, üretim miktarı ve kıymeti ile hayvan ve tarım aletleri sayılarını içermektedir. Türkiye, bir tarım ülkesi olmasına rağmen 1927 yılında ülke arazilerinin % 32'si ekilebilir iken, yalnızca 4,86'sında tarım yapılabilmekte idi. Cumhuriyetin kuruluş yıllarında devlet, tarım politikaları gereği ülke coğrafyasını 9 bölgeye ayırmış bulunmaktadır. Trakya Marmara bölgesinin büyük çoğunluğunu kapsayan 3 üncü mıntıkada kalmaktadır. Biz bu çalışmada 1927 Tarım Sayımını esas alarak (Edirne, Kırklareli, Tekirdağ) Trakya tarım verilerini ve çiftçisinin gelir durumu inceleyeceğiz. Bu meyanda Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ vilayetlerindeki çiftçi nüfusu, hububat, bakliyat ve nebatat üretimi verileri ortaya konulacaktır. Ayrıca üretim sırasında kullanılan tarım alet ve makinelerinin sayıları verilerek, ziraatın temel yapısına vurgu yapılacaktır. Bunun yanı sıra çiftçilikte kullanılan hayvan miktarı ve besi hayvanları ve kümes hayvanları sayıları verilecektir. Böylece Cumhuriyetin kuruluş yıllarında Trakya tarım ve hayvancılığına dair veriler kullanılarak, Trakya çiftçisinin sosyo-ekonomik yapısı ortaya konulmuş olacaktır.