Yazar "Rodoplu, Serdar" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 5.7 mm Sağ-üstten saydam kornea kesisi ve üstten skleral tünel kesi ile fakoemülsifikasyon cerrahisinin postoperatif astigmatizmaya etkisi(2005) Rodoplu, Serdar; Esgin, Haluk; Alimgil, Levent; Benian, Ömer; Gürlü, Pelitli VuslatAmaç: Sağ-üstten saydam kornea ve üstten skleral tünel kesi ile, fakoemülsifikasyon yapılan olgularda, postoperatif astigmatizma değişiminin karşılaştırılması. Gereç ve Yöntem: İleriye dönük ve rastgele olarak çalışmaya alınan 70 hastanın 20 gözüne sağ-üstten oblik saydam kornea kesisi, 50 gözüne ise üstten skleral tünel kesi ile, fakoemülsifikasyon uygulanarak 5.5 mm çaplı göz içi lensi konuldu. Kesi yeri bütün hastalarda 1 adet naylon kelebek sütürle kapatıldı. Cerrahiye bağlı astigmatizma, vektör analizi yöntemi ile postoperatif 1. gün, 1. ay ve 3. ayda değerlendirildi. Bulgular: Saydam kornea kesisi yapılan grupta 1.gün, 1.ay, ve 3.ayda vektör analizi ile değerlendirilen cerrahiye bağlı astigmatizma değerleri sırası ile 2.4±2.0, 2.2±1.8 ve 1.8±1.4 D olarak saptanırken, skleral tünelle kesi yapılan olgularda ise sırası ile 1.4±1.8, 1.2±0.9, ve 1.2±1.0 D olarak bulundu. 1.gün, 1.ay ve 3.ayda saydam kornea kesili grupta kurala uygun astigmatizma oranları sırası ile %40, %25, %40, skleral tünel kesili olgularda ise sırası ile %46, %26, %14 olarak saptandı. Sonuç: Postoperatif 1. gün ile 1. ayda, skleral tünelle kesi yapılan olgularda saydam kornea kesili olgulara göre, cerrahiye bağlı astigmatizmanın anlamlı şekilde düşük olmasına rağmen, 3. ayda aradaki farkın anlamlı olmadığı saptandı. Skleral tünel ile keside kurala uygun astigmatizma oranının tedrici olarak azalırken, kurala aykırı astigmatizma oranının arttığı görüldü. Anahtar Kelimeler:Öğe Taşınabilir aplanasyon tonometrelerinin ölçüm sonuçlarının goldmann aplanasyon tonometresi ile karşılaştırılması(2005) Gürlü, Pelitli Vuslat; Rodoplu, Serdar; Bülbül, Ebru Demet; Alimgil, Murat LeventAmaç: Taşınabilir aplanasyon tonometrelerinden olan Perkins tonometresi ile Tono-Pen ölçüm sonuçlarını Goldmann aplanasyon tonometresi (GAT) ölçümleri ile karşılaştırmak ve farklı göz içi basıncı (GİB) değerlerindeki güvenilirliklerini araştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 107 olgunun 200 gözü alındı. Olguların tümünün GİB'leri önce GAT daha sonra Perkins tonometresi, son olarak da Tono-Pen ile ölçüldü. Her aletle 3 ölçüm yapılarak ortalaması olan değer GİB olarak kaydedildi. GİB'leri 22 mmHg'nın altında olan 100 göz ve 22 mmHg ve üzerinde olan 100 göz ayrı ayrı değerlendirilerek, normal ve yüksek GİB düzeylerindeki ölçümlerin birbirleri ile uyumlulukları ANOVA testi ve Pearson korelasyon analizi ile araştırıldı. Bulgular: Olguların GAT ile yapılan GİB ölçümlerinin ortalaması 21.9±7.9 mmHg, Perkins tonometresi ile yapılan GİB ölçümlerinin ortalaması 20.8±8.4 mmHg ve Tono-Pen ile yapılan GİB ölçümlerin ortalaması 21.6±7.9 mmHg idi ve ortalamalar arasında istatistiksel farklılık yoktu (ANOVA, p=0.447). Farklı aletlerle yapılan ölçümler arasındaki ilişki Pearson korelasyon analizi ile değerlendirildiğinde; GİB' leri 22 mmHg'nın altında olan gözlerde GAT ile Perkins tonometresi ve Tono-Pen ölçümleri arasında pozitif korelasyon olduğu görüldü (p=0.00, r=0.725; p=0.00, r=0.601), GİB'leri 22 mmHg ve üzerinde olan 100 gözün ölçüm sonuçları değerlendirildiğinde de GAT ile Perkins tonometresi ve Tono-Pen ölçümleri arasında yüksek pozitif korelasyon saptandı (p=0.00, r=0.889; p=0.00, r=0.894). Sonuç: Perkins tonometresi ve Tono-Pen ölçümleri GAT ölçümleri ile uyumlu sonuçlar vermektedir ve yüksek göz içi basıncı değerlerinde uyumluluk artmaktadır.Öğe Trabekülektomi sonrası erken dönem refraktif parametrelerdeki değişiklikler(2007) Alimgil, M. Levent; Gürlü, Pelitli Vuslat; Rodoplu, SerdarAmaç: Trabekülektomi ameliyatı sonrası erken dönemde refraktif parametrelerde ortaya çıkan değişimleri incelemek ve bu değişimlere etkisi olan ameliyat öncesi ve ameliyat sırasında parametreleri tanımlamaktır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada trabekülektomi uygulanan 24 olgunun 26 gözü prospektif olarak incelenmiştir. Çalışmaya alınan tüm olgulara ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası 3. ayda tam oftalmik muayene ile birlikte, otorefraktokeratometri (yatay ve dikey eksen kırıcılıkları ve aksları), korneal topografi (ön kamara derinliği-ÖKD ve korneal kalınlık-KK) ve biometri (aksiyel uzunluk-AU) uygulanarak refraktif parametre ölçümleri yapılmıştır. Trabekülektomi cerrahisine bağlı astigmatizma vektör analizi ile hesaplanmıştır. İstatistiksel analizlerde eşli t testi, korelasyon analizi, logistik regresyon analizi ve ?2 testi kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmaya alınan gözlerin ameliyat öncesi dönemde göz içi basınç (GİB) ortalamaları 24.13±8.80 mmHg, ÖKD ortalamaları 2.39±0.44mm ve AU ortalamaları 22.93±1.20 mm olarak ölçülmüş; ameliyat sonrası dönemde bu ortalamalar sırası ile 12.66±4.75 mmHg, 2.28±0.43 mm ve 22.70±1.12 mm olarak bulunmuş, ortalamalar arasındaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu görülmüştür (p=0.000, p=0.040, p=0.034). Yapılan vektör analizi sonucunda; gözlerden 14’ünde (%53.8) kurala uygun ve 12’sinde (%46.2) kurala aykırı astigmatizma geliştiği görülmüştür. Bu sonucu etkileyebilecek parametrelerden skleral flebin yeri, alanı, sütür sayısı ve internal ostiumun alanı logistik regresyon analizi ile değerlendirildiğinde; “skleral flebin alanı”nın astigmatizma türüne etkisi istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (p=0.026). Sonuç: Trabekülektomi sonrası erken dönemde ÖKD ve AU azalmakta, astigmatizmada değişiklikler ortaya çıkmaktadır. ÖKD ve AU’nun azalması GİB’deki değişim miktarı ile ilişkili iken, cerrahiye bağlı astigmatizmanın tipinde belirleyici olan parametre “skleral flebin alanı”dır.Öğe Trabekülektomi sonrasında refraktif değişkenlerin incelenmesi(Trakya Üniversitesi, 2006) Rodoplu, Serdar; Alimgil, LeventÖZET Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'nda Şubat 2004-Haziran 2005 arasında trabekülektomi ameliyatı uygulanan 30 hastanın 32 gözü prospektif olarak incelendi. Olguların tümüne preoperatif, postoperatif 1. ve 3. ayda görme keskinliği, biyomikroskopi, keratometri, göz içi basıncı ölçümü, korneal topografı ve biyometri muayeneleri rutin olarak uygulanarak postoperatif dönemde göz küresindeki değişimler ve bunların kliniğe yansıması incelendi. Trabekülektomi sonrası kornea kalınlığının nazal kadranda her kontrolde istatistiksel olarak anlamlı azaldığı, ön kamara derinliğinin 3. ayda istatistiksel olarak anlamlı azaldığı, ön arka aksiyel uzunluğunun her kontrolde istatistiksel olarak anlamlı azaldığı, santral dikey meridyendeki keratometri ölçümünün her kontrolde istatistiksel olarak anlamlı arttığı ve ön kamara hacminin 1. ay ile 3. ay arasındaki azalmasının istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptandı. Göz içi basıncı değişimi ile ön arka aksiyel uzunluk değişimi arasında postoperatif 1. ve 3. ayda, ön kamara hacmi değişimi arasında ise 1. ayda, ön kamara derinliği değişimi ile ön kamara hacmi değişimi arasında postoperatif 1. ve 3. ayda pozitif korelasyon olduğu bulundu. Sonuç olarak trabekülektomi ameliyatı sonrası, başka oküler patolojisi olmayan hastalarda, göz küresinin ön arka aksiyel uzunluğundaki, ön kamara derinliğindeki ve keratometrik değerlerdeki değişimler neticesinde gelişebilecek refraktif değişikliklerin ameliyatın olası bir sonucu olabileceği bilinmeli, refraksiyon kusuru tashih edilmeli ve hastanın görmesinde postoperatif 1. aya kadar değişimlerin olabileceği açıklanmalıdır, ön arka aksiyel uzunluk değişimlerinin, katarakt 49cerrahisinde kullanılan göz içi lensinin diyoptrisini etkileyeceğini düşünerek, trabekülektomi ameliyatı sonrasında en az bir ay geçmeden katarakt ameliyatı planlanmamalıdır. Anahtar kelimeler: Trabekülektomi, kornea kalınlığı, aksiyel uzunluk, ön kamara derinliği, ön kamara hacmi. 50