Bina monte ve bina entegre rüzgar türbinlerinin mimari kütledeki konumlarının incelenmesi
Özet
Binaların yapım, bakım, kullanım ve yıkım süreçleri boyunca harcadığı
enerjilerin büyüklüğü ve çeşitliliği; yapılı çevrenin oluşturulmasında etkin görev alan
mimarları günümüz sürdürülebilirlik anlayışı içinde, enerjisinin tümünü veya bir
kısmını tasarım özellikleri ile karşılayan binalar tasarlamaya yöneltmektedir.
Özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının bir enerji kaynağı olarak binalarla entegre
çalıştığı mimariler, çevre kirliliği yaratan fosil tabanlı enerjilerin azaltılması
bakımından öne çıkmaktadır. Bu bağlamda araştırmanın konusu, yenilenebilir enerji
kaynağı olarak rüzgarın binalarda kullanım şekillerinin araştırılması ve rüzgar
türbinlerinin kütle oluşumundaki konumlarının sorgulanmasıdır.
Kinetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren rüzgar türbinleri ekolojik
mimarlık içinde kullanımı her geçen gün yaygınlaşan sistemlerdendir. Çalışma
kapsamında, öncelikle bina monte ve bina entegre rüzgar türbinlerinin çalışma ilkeleri
açıklanmakta, birbirinden farkları tanımlanmakta ve sistemlerin bina kütlelerindeki
konumları asal formun dönüşüm türleri içerisinde parçalama, eklemeli ve eksiltmeli
organizasyon tespit edilmektedir. Sonrasında bina-monte ve bina-entegre rüzgar
türbinlerinin kütle oluşumundaki konumları dünya genelinden seçilen örnekler
üzerinde, belirlenen sınıflama kapsamında karşılaştırmalı olarak analiz edilmektedir.
Bu çalışmanın sonuçlarına göre rüzgar enerjisi sistemlerinin mimari kütledeki
konumları açısından üstten eklemeli organizasyonun öne çıktığı belirlenmiştir.
Rüzgar enerji sistemleri içinde ise Bina-entegre sistemlerin tercih edildiği ve bu
kapsamda çoğunlukla dikey eksenli rüzgar türbinlerinin kullanıldığı görülmüştür. The magnitude and variation of energies consumed during the construction,
maintenance, usage and demolition progress; in today`s sense of sustainability,
architect whom have been actively involved in the creation of the building
environment aim to design buildings with all or some of the energy that meets all
design specifications. Especially, architectures where renewable energy source do
stand out in terms of reducing fossil-based energies that cause environmental
pollution. In this context, the subject of the research is the ways wind is being used in
buildings and it is questioning of the location in the mass formation of wind turbines.
Wind turbines that convert kinetic energy into electrical energy is a system
that has become widespread in ecological architecture. Within the scope of work,
firstly the working principles of building mounted and integrated building wind
turbines are being explained, their difference from each other are indentifed and the
detected positions of the system in the building masses within the types of the prime
form are fragmentation, additive and substactive organization. Afterwards the
position of building mounted and building entegrated wind turbines in mass formation
is analised comparatively in the contex of the determined classification using selected
samples from around the world. According to the results of the study it has been
determined that in terms of the position of wind energy system in the architectural
mass add on top organization comes to the fore. In wind energy systems integrated
building system are preferred and in this context it has been observed that mostly
vertical axis wind turbines are used.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [1287]