Nükleer enerjinin Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerine ekonomik yansımaları
Özet
Ekonomik istikrarı ve devamlılığı sağlamak için enerji arzının devamlılığını güvenceye almak gerekmektedir. Dünyanın sınırlı kaynaklarına karşın enerji talebi oldukça yüksektir ve her geçen gün artmaktadır. Günümüz koşulları çerçevesinde enerji ihtiyacının büyük bir bölümü halen fosil yakıtlardan elde edilmektedir. Basit bir yansıtım yapıldığı takdirde enerji talebinin günümüzdeki artış hızını koruması sonucunda fosil yakıt kaynaklarının 50 yıl içerisinde tükeneceği tahmin edilmektedir. Bu durum hükümetleri ve enerji piyasasına yön veren aktörleri yeni enerji kaynaklarına yönelmeye mecbur kılmaktadır. Fosil yakıtlara alternatif olabilecek seçenekler arasında nükleer enerji tercih edilebilecek seçenekler arasında başı çekmektedir. Enerji ihtiyacının büyük bölümünü ithal etmek zorunda olan Türkiye için kalkınma hamlesini sürdürülebilir bir seviyede tutmak ve sanayisini uluslararası alanda rekabete girebilecek seviyelere yükseltebilmesi için enerji üretiminde nükleer santralleri de enerji arzı portföyüne eklemesi gerekmektedir. OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) üyeleri arasında enerji talebi en hızlı artan devlet olarak nükleer santraller ile donanmış, enerji arzının güvenliğini sağlamış bir Türkiye kısa zamanda bu yatırımının iktisadi karşılıklarını almaya başlayacaktır. Çalışmada AB enerji politikasını çeşitli yönleriyle özetlemek ve okuyucuya anlaşılır bir şekilde aktarmak amaçlanmıştır. Ayrıca Türkiye’nin mevcut enerji politikası, enerji arzındaki tercihleri, nükleer enerjinin Türkiye için önemi ve potansiyel katkısı, Türkiye’nin AB (Avrupa Birliği) ile üyelik müzakerelerinde AB enerji müktesebatına uyum sürecindeki çalışmalar ele alınarak AB ve Türkiye’nin ekonomik ilişkilerine etkileri araştırılmaktadır. In order to keep the continuity of economy it is necessary to secure the energy demand. Despite the limited resources, energy demand is quite high and is increasing every day. Within todays conditions up to 80% of energy need is still obtaining from fossil fuels. When a simple projection is done, if the energy demand of our present day continues at the same level it is predicted that fossil fuel resources will drain away in the next upcoming 70 years. This situation force governments and actors that controls the energy market to go towards the new energy resources. Amongst the options that could be alternatives to fossil fuels, Nuclear Energy takes the lead in prefable variants. In order to keep a sustainable level of development and to raise its industry to the level to compete in the international arena Turkey, which its most part of energy need imported, need to add nuclear power plant to its energy supply portfolio. Being the most energy demanding country on earth after China the Turkey that equipped with nuclear power plants, keeping its energy demand secure will get economic provisions of this investments in short time. This present study is aimed to summurize the EU Energy Policy and transfer it to the reader in an understandable way. Furthermore Turkey’s present energy policy, their preferences in energy offer, the importance of nuclear energy for Turkey and its potential benefits, Turkey’s membership to EU and EU on the adoption of the energy acquis were discussed on this work by means of economic relations which depends on EU-Turkey relations.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [2146]