Yazar "Zateri, Coşkun" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe İleri yaşta antirezorptif tedavinin vertebra dışı kırık oluşumundaki etkinliği: Retrospektif çalışma(2005) Tuna, Hakan; Özdemir, Ferda; Zateri, Coşkun; Gül, Hatice; Kokino, SiranuşOrtalama insan ömrünün uzaması yaşlı nüfusu arttırmış ve postmenopozal osteoporotik kadınlarda senil osteoporozun eklenmesi ile kırık riski yükselmiştir. Bu durumun yaşlı kadın populasyonunda sağlık bakım maliyetlerini ve özürlülüğü belirgin bir şekilde arttırdığı bilinmektedir. Çalışmamızda risk faktörlerinin eşit olarak dağıldığını düşündüğümüz, antirezorptif tedavi kullanan ve kullanmayan iki grup arasında vertebra dışı kırık oluşumu açısından fark olup olmadığını araştırdık. Birinci grup yaş ortalaması 73.7 olan 64 olgudan oluşan ve 3 ila 5 yıl süredir osteoporoz tedavisi görmekte olanlar ve ikinci grup ise yaş ortalaması 72.7 olan 28 olgudan oluşan ve osteoporoz tedavisi almamış olanlardan oluştu. Femur boynu t skorları dışında tüm bölgelerde antirezorptif tedavi kullanmayan grup lehine istatistiksel olarak anlamlılık içeren düşük değerler saptandı. Antirezorptif tedavi almayan grupta kırık oluşumunun yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdi. Antirezorptif tedavi kullanan ve kullanmayanlarda DEXA değerleri ile vertebra dışı kırık oluşumu arasındaki ilişkiyi saptama amacıyla yaptığımız çalışma, antirezorptif tedavi kullanımının kırık oluşumunu önlediğini göstermektedir.Öğe Kalkaneal entezopatinin eşlik ettiği poststreptokoksik reaktif artrit: Olgu sunumu(2005) Uzunca, Kaan; Zateri, Coşkun; Birtane, MuratStreptokok enfeksiyonu sonrası görülen ve Jones kriterlerini tam karşılamayan artritler poststreptokoksik reaktif artrit (PSRA) olarak isimlendirilir. PSRA’nın kliniğinde temel bulgu olan oligoartritin yanı sıra ateş, miyalji, eritema nodosum, eritema multiforme, vaskülit ve glomerulonefrit gözlenebilir. Fakat entezopati PSRA’nın bilinen klinik bulgularından değildir. Öyküsünde bir hafta önce akut streptokoksik tonsillit geçirdiği öğrenilen 28 yaşındaki bir erkek hasta, 5 gündür mevcut olan sol diz, ayak bileği, topuk ağrısı ve sol dizde şişlik şikayeti nedeniyle kliniğimize başvurmuş ve bu bulgularla PSRA tanısı konarak 10 gün prokain penisilin (1.600.000 IU/gün) ve asetilsalisilat (5 gr/gün) tedavisi başlanmıştır. Bu tedavi sonrası tam olarak iyileşen hastada PSRA seyri sırasında kalkaneal entezopati gelişmesi nedeniyle olgumuzu sunmayı amaçladık.Öğe Multipl sklerozda fonksiyonel durumun yaşam kalitesine etkisi(Trakya Üniversitesi, 2006) Zateri, Coşkun; Tuna, HakanMULT PL SKLEROZDA FONKS YONEL DURUMUN YAŞAMKAL TES NE ETK SÖZETMultipl skleroz çok çeşitli nörolojik bozukluklarla seyreden kronik, ilerleyici birhastalıktır. Aynı zamanda hastaların yaşam kalitesini büyük ölçüde etkileyebilmektedir. Buçalışmanın amacı hastaların fonksiyonel durumlarını değerlendirmek ve yaşam kalitesiüzerindeki etkilerini araştırmaktır.Bu çalışma Poser kriterlerine göre kesin multipl skleroz tanısı almış 41 hasta üzerindegerçekleştirildi. Multipl skleroz ile ilgili öyküleri ve karakteristik özellikleri hakkında bilgiedinmek için hastalar sorgulandı. Daha sonra fizik muayene ile hastalar değerlendirildi.Günlük yaşam aktivitelerini değerlendirmek amacıyla Barthel indeksi, fonksiyonelbağımsızlık ölçütü kullanıldı. Bilişsel durumları mini-mental durum değerlendirme ölçeği ile,duygu durumları Beck depresyon ölçeği ile, özürlülük durumları genişletilmiş özürlülükdurum ölçeği ile değerlendirildi. Yaşam kalitesini saptamak amacıyla multipl skleroz yaşamkalitesi ölçeği kullanıldı.Çalışmanın sonunda hastaların mevcut belirti ve bulgularının özürlülük durumları vegünlük yaşam aktivitelerini etkilediğini saptadık. Aynı zamanda özürlülük durumları vegünlük yaşam aktiviteleri arasında anlamlı ilişki olduğunu gördük. Düşük günlük yaşamaktivite ve yüksek özürlülük skorları olan olguların yaşam kalitesi skorlarının da düşükolduğunu saptadık.Sonuç olarak bu çalışma ile multipl sklerozlu olgularda özürlülük arttıkça günlükyaşam aktivitelerinin kısıtlandığı ve yaşam kalitelerinin olumsuz yönde etkilendiği sonucunavardık.Anahtar kelimeler: Günlük yaşam aktiviteleri, multipl skleroz, özürlülük, yaşamkalitesiÖğe Obezite ve fiziksel tıp yöntemleri(2006) Kokino, Siranuş; Özdemir, Ferda; Zateri, CoşkunPatolojik bir hastalık olan obezitenin gelişmiş ülkelerde sıklığı giderek artmaktadır. Obezite genelde enerji sağlayan gıdaların fazla alınışı ve kısmen az harcanmasıyla oluşan bir dengesizliğin sonucudur. Sedanter yaşam tarzı da obezite ve obeziteye bağlı kronik hastalıklarla ilişkilidir. Çocukluk çağı obezitesinin prognozu yetişkin obezitesidir. Bu nedenle, obezite tedavisine en kısa sürede başlanmalıdır. Her durumda obezite kompleks bir sorundur ve etkin tedavisi farklı yaklaşımları içerir. Tedavi süreci, diyabet ve hipertansiyonda olduğu gibi devamlıdır. Kilo kaybının sağlanmasında ve uygun kilonun sürdürülmesinde kişiye özgü diyet ve düzenli egzersizler en etkin yöntemlerdir. Diğer tedavi stratejileri arasında psikolojik destek, ısı uygulamaları, sauna tedavileri, elektrikli akım tedavileri (TENS), lazer, akupunktur ve farmakoterapi faydalı destek tedaviler olarak kabul edilmektedir.