Yazar "Temel, Münire" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Determination of Violence In Cartoon Movies Published In Children's Channels(2014) Temel, Münire; Kostak, Melahat Akgün; Çelikkalp, ÜlfiyeGiriş: Günümüzde önemli bir toplumsal sorun olan şiddet çizgi filmler aracılığıyla çocuklara kolayca aktarılmaktadır.Amaç: Bu çalışmanın amacı, çocuk kanallarında yayınlanan çizgi filmlerdeki şiddet varlığını ve unsurlarını belirlemek,konuya dikkat çekmek ve bu konuda sağlık çalışanlarının farkındalığını arttırmaktır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki çalışmanınverileri 2012 yılı Haziran ayının ilk haftasında, üç çocuk kanalında rasgele seçilen çizgi filmler, veri toplama formu eşliğindeizlenerek toplandı. Veri toplama formu fiziksel, sözel ve ruhsal şiddet unsurlarını içeren 3 bölümden oluştu. Veriler SPSS 10.0paket programında değerlendirildi. Bulgular: Araştırmada yapılan izlemlerin 62'sinde (%68.9) fiziksel, sözel ve ruhsal şiddetunsurlarından en az biri bulundu. İzlemlerin 43'ünde (%47.8) fiziksel, 38'inde (%42.2) ruhsal, 32'sinde (%35.6) sözel şiddetunsurları tespit edildi. Şiddet görüntüleri süre olarak incelendiğinde; 10800 saniyelik izlem süresinin 843 saniyesinin şiddetiçeren görüntülerden oluştuğu belirlendi. Süre olarak en fazla görülen şiddet unsuru fiziksel şiddet olup, toplam şiddetsüresinin yarısını (432 sn) oluşturdu. İzlem yapılan 3 kanal karşılaştırıldığında, şiddet unsuru bulunması açısından kanallararasında istatistiksel anlamlı fark bulundu (p < .05). Sonuç: Çocuk TV kanallarındaki çizgi filmlerin çoğunda fiziksel şiddetbaşta olmak üzere şiddet unsurlarının yer aldığı belirlendi.Öğe Hemşirelik Öğrencilerinin Meslek Seçiminde Etkili Faktörler(2018) Temel, Münire; Bilgiç, Şebnem; Çelikkalp, ÜlfiyeBu çalışma hemşirelik bölümü öğrencilerinin meslek seçimini etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Tanımlayıcı tiptekiçalışma Namık Kemal Üniversitesi’nde öğrenim gören 208 hemşirelik öğrencisiyle gerçekleştirilmiştir. Veriler öğrenci tanıtım formu veHemşirelikte Meslek Seçimi Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Öğrencilerin %83.2’si kadındır. Öğrencilerin %69.7’si hemşireliği kendi isteğiile seçtiğini, % 10.6’sı mesleğini değiştirmek istediğini bildirmiştir. Öğrencilerin meslek seçimi ölçeği mesleki uygunluk alt ölçeği puanortalaması 62.91±16.23, yaşamsal nedenler alt ölçeği puan ortalaması 45.17 ± 17.10 olarak bulunmuştur. Öğrencilerin ölçek maddelerindenaldıkları puanlar değerlendirildiğinde en yüksek puan ortalaması 84,03±18,39 ile ‘Her zaman insanlara yardım etmek istemişimdir’ifadesi, en düşük puan ortalaması ise 20.19±24.92 ile ‘Hemşirelik dışında yapabileceğim başka iş yok’ ifadesidir. Öğrencilerin ailedebakıma muhtaç birey varlığına, kendi isteğiyle hemşireliği seçmesine, iyi hemşire olacağına inanmasına, hemşire olmaktan mutlu olmasınave mesleği sürdürme niyetine göre mesleki uygunluk alt ölçeği puan ortalamaları arasında anlamlı fark bulunmuştur (p<0.05). Ayrıcaöğrencilerin hemşireliğin maddi gelirini yeterli görme durumuna göre yaşamsal nedenler alt ölçeği puan ortalamaları arasında anlamlı farkbulunmuştur (p<0.05). Araştırma sonuçları öğrencilerin hemşirelik tercihinde hem mesleki uygunluk hem de yaşam koşullarının etkiliolduğunu göstermiştir. Bununla birlikte mesleki uygunluğun yaşamsal nedenlere göre daha öncelikli olduğu söylenebilir.Öğe HEMŞİRELİK ÖĞRENCİLERİNİN MEZUNİYET SONRASINA YÖNELİK MESLEKİ KAYGILARI VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER(2020) Temel, Münire; Çelikkalp, Ülfiye; Bilgiç, Şebnem; Varol, GamzeAmaç: Bu araştırma hemşirelik öğrencilerinin mesleki kaygılarını ve mesleki kaygıları etkileyen faktörleri belirlemekamacıyla yapıldı.Yöntem: Araştırma Şubat-Nisan 2017 tarihlerinde bir devlet üniversitesi sağlık yüksekokulunda yürütüldü. Veriler hemşirelikbölümünde okuyan 230 öğrenciden toplandı. Veri toplamada öğrencilerin sosyo-demografik özellikleri, mesleği tercih etmeve sürdürme isteği ve mesleki kaygılara yönelik soruları içeren anket formu kullanıldı.Bulgular: Öğrencilerin en fazla kaygılı olduğu ilk üç konu mesleğine bağlı bir hastalığa yakalanmak (%77), toplumdamesleğine yönelik saygının yeterli olmaması (%77) ve lisans mezunu olmayan hemşirelerle aynı statüde değerlendirilmekti(%74). Öğrencilerin en az kaygı duyduğu konular ise istediği kurumda iş bulamamak (%6.5), bakım verdiği bireylerle (%3)ve sağlık ekibiyle (%4.3) etkin iletişim kuramamaktı. Kadın öğrencilerde, hemşireliği isteyerek seçmeyen öğrencilerde vemezuniyet sonrası hemşire olarak çalışmak istemeyen öğrencilerde bazı mesleki kaygılar daha fazlaydı.Sonuç: Öğrencilerin çalışan güvenliği ve mesleki statü başta olmak üzere mesleklerine yönelik çeşitli kaygılarıbulunmaktadır. Bu sonuçlara dayalı olarak öncelikle öğrencilerin klinik eğitimleri kapsamında iş güvenliği önlemlerininarttırılması gerekmektedir. Öğrencilerin eğitim hayatları süresince hemşireliği sevmeleri ve benimsemelerine de önemverilmelidir. Ayrıca hemşireliğin profesyonel bir meslek olarak kabul görmesi ve saygınlığının artması yönünde hemşirelerin,hemşirelik okullarının ve hemşirelik hizmeti veren kurumların iyi örnekler sunmalarına, birlik olarak hareket etmelerineihtiyaç bulunmaktadır. Bu çalışmadan elde edilen sonuçların hemşirelik okullarının eğitim planlamalarına yol göstereceği veöğrencilerin çalışma hayatına daha iyi hazırlanmalarına yardımcı olacağı düşünülmektedir.Öğe Hemşirelik Öğrencilerinin Öğrenilmiş Güçlülük, Öz Yeterlilik ve Umut Düzeylerinin Değerlendirilmesi: Tekirdağ Örneği(2017) Bilgiç, Şebnem; Temel, Münire; Çelikkalp, ÜlfiyeAMAÇ: Çalışma hemşirelik öğrencilerinin öğrenilmiş güçlülük, öz yeterlilik ve umut düzeylerini, etkileyen faktörleri ve birbirleriyleolan ilişkisini ortaya koymak amacıyla planlandı.YÖNTEM: Araştırma, tanımlayıcı tipte olup, 2015-2016 eğitim-öğretim yılı bahar döneminde bir devlet üniversitesinin hemşirelikbölümünde okuyan 353 öğrenci ile gerçekleştirildi. Veriler, "Genel Bilgi Formu, Rosenbaum Öğrenilmiş Güçlülük Ölçeği (RÖGÖ),Genellenmiş Özyetkinlik Beklentisi Ölçeği (GÖBÖ) ve Sürekli Umut Ölçeği (SUÖ)" kullanılarak toplandı. Araştırma verileri, tanımlayıcıve karşılaştırmalı analizler kullanılarak değerlendirildi. Ölçekler arası ilişki korelasyon analizi ile belirlendi.BULGULAR: Öğrencilerin yaş ortalaması 20,87±1,88 idi. Öğrencilerin RÖGÖ puan ortalaması 126,44±16,50, GÖBÖ puan ortalaması28,58±5,79 ve SUÖ puan ortalaması ise 25,21±3,27 idi. Travmatik bir olay yaşadığını belirten öğrencilerin RÖGÖ, GÖBÖve SUÖ puan ortalamaları diğer öğrencilere göre anlamlı derecede yüksek bulundu (p<0,05). Ailesinde şiddetli kavga, tartışmayaşamadığını belirten öğrencilerin RÖGÖ ve GÖBÖ puan ortalamaları diğer öğrencilere göre anlamlı derecede yüksek bulundu(p<0,05). Ölçekler arasındaki ilişki incelendiğinde SUÖ ile RÖGÖ ve GÖBÖ arasında pozitif yönde orta düzeyde, RÖGÖ ve GÖBÖarasında ise pozitif yönde zayıf düzeyde ilişki saptandı.SONUÇ: Çalışmanın sonucunda, hemşirelik öğrencilerinin travmatik olaylar ve aile içi şiddetli kavga ve tartışma deneyimlemelerininözyeterlilik, umut ve öğrenilmiş güçlülük üzerinde önemli etkisi olduğu görüldü. Öğrencilerin öğrenilmiş güçlülük düzeyleri arttıkça umut ve özyeterliliklerinin de arttığı anlaşıldı.