Yazar "Kaya, Sultan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Agreement of Anterior Segment Parameters Between Schiempflug Topography and Swept-Source Optic Coherence Based Optic Biometry in Keratoconus and Healthy Subjects(Lippincott Williams & Wilkins, 2021) Guclu, Hande; Akaray, Irfan; Kaya, Sultan; Sattarpanah, Samira; Cinar, Abdulkadir Can; Sakallioglu, Kursad; Korkmaz, SelcukPurpose: The aim of this study is to compare anterior segment parameters, including corneal thickness (CCT), keratometry and anterior chamber depth (ACD), and white to white corneal diameter (WTW), obtained by Pentacam Schiempflug imaging and intraocular lens (IOL) Master 700 swept-source optic coherence tomography biometry in keratoconus patients and healthy subjects. Methods: This prospective cross-sectional instrument agreement analysis includes 88 eyes of 50 keratoconus patients and 87 eyes of 50 healthy subjects. Biometry was performed using IOL Master 700, and topography was performed using Pentacam. The keratometry values (Kf, Ks, Km, and Kmax), ACD, WTW, CCT, axial length (AL), anterior chamber angle (ACA), and lens thickness (LT) were evaluated. Levels of agreement between devices were evaluated by Bland-Altman plots with 95% limits of agreement. Results: Intraocular lens Master 700 showed higher WTW, ACD, pupil diameter, and CCT values than Pentacam in both the keratoconus and control groups. However, there were no statistically significant differences in flat keratometry (Kf) and steep keratometry (Ks) values between the groups. Conclusion: Pentacam and IOL Master 700 may be used interchangeably in normal eyes and keratoconus eyes for the measurement of keratometry values and axis; however, these two devices should not be considered interchangeable for WTW, ACD, pupil diameter, and CCT measurements in both keratoconus patients and healthy subjects.Öğe Diyabetik Retinopatili Hastalarda Sağlıkla İlişkili Yaşam Kalitesini Etkileyen Faktörlerin Değerlendirilmesi(2022) Sakallioglu, Kursad; Akaray, İrfan; Kaya, Sultan; Kaya, Özlem; Köse, Gizem; Garip, Ruveyde; Güçlü, HandeAmaç: Diyabetik retinopati (DRP) hastalarında sağlıkla ilişkili yaşam kalitesini (SİYK) etkileyen faktörlerin araştırılması. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya tip 2 diyabet nedeniyle DRP açısından takipli 400 hastanın 800 gözü katılmıştır. Hastalar oftalmolojik muayene sonrasında Kısa Form-36 (SF-36) anketini doldurmuştur. SF-36’ya göre fiziksel işlev, fiziksel rol, bedensel ağrı, genel sağlık, canlılık, sosyal işlevsellik, duygusal rol ve ruh sağlığı, fiziksel ve zihinsel bileşen özet ölçümleri hesaplandı. Hastaların demografik özellikleri hasta dosyalarından not edilmiştir. İki bağımsız grubu karşılaştırmak için normal dağılım varsayıldığında bağımsız örneklemlerde T-testi, verilerin normalliği reddedildiğinde Mann-Whitney U testi kullanıldı. İkiden fazla olan bağımsız grupların karşılaştırılmasında Bonferroni veya Tamhane’s T2 düzeltmeli ANOVA testi, sayısal değişkenler arasındaki ilişki Pearson korelasyon testi ile değerlendirildi. Anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak kabul edildi. Bulgular: Kadınların (p<0,001), diyabet süresi 15 yıldan fazla olanların (bedensel ağrı için p=0,002; diğerleri için p<0,001) SİYK düşük saptandı. Fiziksel ve zihinsel bileşen özet ölçüm değerleri 65 yaşından büyük hastalarda düşüktü (sırasıyla p=0,046, p=0,034). Panretinal fotokogülasyon (PRFK) yapılan ve iskemi saptanan hastalarda SİYK değerleri bedensel ağrı hariç (PRFK için p=0,178; iskemi için p=0,252) anlamlı düşük saptandı (p<0,05). Proliferatif diyabetik retinopati (PDR) hastalarından DRP(-) hastalara doğru SİYK bedensel ağrı hariç anlamlı şekilde yükseldi (p<0,05). Görme keskinliği 20/40’tan az olan hastalarda ruh sağlığı (p=0,335) ve bedensel ağrı (p=0,069) hariç tüm alt grup değerleri düşüktü. Sonuç: Kadın cinsiyetin, 15 yıl ve üzerinde diyabet öyküsünün, kısmen ileri yaşın, daha fazla PRFK yapılmış olan hastaların, retinal iskemisi olan hastaların ve daha düşük görme düzeyine sahip hastaların SİYK’sının düşük olabileceği göz önünde bulundurulması, bu hastaların tedavi yönetiminde daha dikkatli olmamızı sağlayabilirÖğe Outcomes of Inferior Retinectomy in Patients with Recurrent Rhegmatogenous Retinal Detachment due to Proliferative Vitreoretinopathy(2021) Garip, Rüveyde; Özal, Ece; Kaya, Sultan; Özal, Sadık AltanPurpose: The aim of this study was to evaluate and report the complication rates, and anatomical and functional outcomes of eyes undergoing inferior retinectomy for the management of recurrent rhegmatogenous retinal detachment (RRD) due to inferior proliferative vitreoretinopathy (PVR). Materials and Methods: This retrospective, non-comparative, interventional case series was conducted with 32 eyes of 32 patients with recurrent RRD due to inferior PVR who had previously undergone 23-gauge pars plana vitrectomy (PPV) and inferior retinectomy. Demographic data, and preoperative, intraoperative and postoperative characteristics were evaluated from the medical records of the patients. The anatomic and functional success were considered as the primary outcomes. The secondary outcome was the postoperative complications. Results: The mean follow-up time after the PPV with retinectomy was 10.6 ± 4.9 (min. 6, max. 24) months. After the initial retinectomy, anatomic success was achieved in 22 (68.7%) patients. Overall, the retinas of 27 patients (84.4%) were successfully reattached after retinectomy and PPV at the last visit. The mean best-corrected visual acuity (BCVA) improved from 1.72 ± 0.97 LogMar (range, 3.0-0.4 LogMar) to 1.20 ± 0.65 LogMar (range, 3.0-0.3 LogMar) at the fi nal visit. There was a statistically signifi cant increase in visual acuity postoperatively (p = .01). At the last visit, BCVA was improved in 19 eyes (59.4%), stabilized in 8 eyes (25%) and decreased in 5 eyes (15.6%). The most signifi cant factor affecting the fi nal BCVA was the baseline visual acuity (p = .002). Two patients (6.2%) developed hypotonia postoperatively. None of the cases presented with endophthalmitis, keratopathy or postoperative phthisis bulbi. Conclusion: Inferior retinectomy is effective in managing recurrent RRD cases due to inferior PVR and can increase functional success rates.Öğe Proliferatif vitreoretinopati tedavisinde doğal molekül hispidulin kullanımının in vitro modelde araştırılması(Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2022) Kaya, Sultan; Garip, RüveydeProliferatif vitreoretinopati fibroselüler membranlar ve intraretinal fibrozisin gelişmesi ile oluşan ve yırtıklı retina dekolmanı cerrahisi sonrasında gelişen nüks retina dekolmanı olgularının en önemli nedenidir. Regmatojen retina dekolmanı meydana geldiğinde proliferatif vitreoretinopati başlatıcı iki ana olay meydana gelir. Bunlar retina hipoksisi ve kan retina bariyerinin bozulmasıdır. Yapılan çalışmalarda proliferatif vitreoretinopatili gözlerde alınan vitreus örneğinde normal gözlere orana dönüştürücü büyüme faktör-beta seviyesi daha yüksek bulunmuştur. Son yıllarda proliferatif vitreoretinopatinin patofizyolojisini anlama yönündeki bilgiler artmıştır. Proliferatif vitreoretinopatinin medikal tedavisinde en fazla çalışılmış maddelerden birisi bir kemoterapi ajanı olan 5-fluorourasildir. Fluorourasilin hayvan modellerinde proliferatif vitreoretinopati oranını azaltmada etkili olduğu gösterilmiştir. Proliferatif vitreoretinopatinin hücre biyolojisi ve moleküler mediyatörleri halen incelenmeye devam etmektedir. Hispidulin çeşitli bitkilerde bulunan antioksidatif, antiinflamatuar, antimutajenik, antiproliferatif ve antineoplastik özellikleri ile anjiogenezi baskılayan bir flavonoiddir. Bu araştırmada, hispidulin molekülünün proliferatif vitreoretinopati etiyolojisinde rol oyanayan proliferasyon, migrasyon ve anjiogenez yolağı üzerinde olası etkisinin belirlenmesi amaçlandı. Bu amaçla insan retina pigment epitel hücre serilerinden insan retinal pigment epitel hücre hattı- 19 hücrelerinde 10 ng/ml dönüştürücü büyümef faktör-b2 kullanılarak in vitro bir proliferatif vitreoretinopati modeli oluşturularak 48 saat boyunca 3 uM hispidulin ve 1uM hispidulin ile 5fluorourasil ile kombinasyonun etkinliğine bakıldı. Araştırmada proliferatif vitreoretinopati gelişiminden sorumlu mekanizmada önemli yer tutan hücre proliferasyonu ve epitelyal- mezenkimal geçiş sonucu gelişen hücre migrasyonunu inhibe edici etkinliği, olası terapötik potansiyelinin belirlenmesi ve tabanında yatan moleküler mekanizmaların aydınlatılması hedeflendi. Çalışmada hücre proliferasyon, hücre göçü deneyleri ve gerçek zamanlı polimeraz zincir reaksiyon yöntemi ile bu olaylarda rol alan bazı transkripsiyon faktörleri ile hedef genlerin kantitatif mesajci ribonükleik asit transkripsiyon değişimleri analiz edildi. Çalışmanın istatiksel analizinde gruplar arasındaki farklılıklar için varyans analizi (ANOVA) ve ardından çoklu karşılaştırmalar için de Duncan'ın çoklu karşılaştırma testi kullanıldı.