Yazar "Coşkun, Murat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Mirtazapine treatment for comorbid anxiety / depressive disorders in young subjects with attention-deficit hyperactivity disorder: case series(2010) Coşkun, Murat; Öztürk, Mücahit; Ahmetoğlu, EmineAmaç: Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan ve metilfenidat tedavisi alan çocuk ve ergenlerde komorbid anksiyete / depresif bozuklukların tedavisinde mirtazapinin etkinliği ve tolerabilitesini araştırmak. Yöntem: DSM-IV’e göre DEHB ve komorbid anksiyete ya da depresif bozukluk tanısı alan olgulara hem anksiyete/depresif bozukluklara yönelik hem de metilfenidatla ilişkili yan etkileri gidermek ya da Seçici Serotonin Gerialım Önleyicisi (SSGÖ) ile ilişkili yan etkilerden kaçınmak için mirtazapin 7.5-15 mg/gün tedavisi başlandı. Hedef semptomlardaki iyileşme ilişkili ölçekler ve klinik global izlem-iyileşme (KGİİ) ölçeği kullanılarak değerlendirildi. Bulgular: Olgular dört erkek ve üç kız çocuğundan oluşmaktaydı (yaş ortalaması 11.85±2.91 yıl). Metilfenidat ve mirtazapin tedavi süreleri sırasıyla 14.28±9.41 ve 3.71±0.95 aydı. Mirtazapin ortalama dozu 16±2.64 mg/gündü. Bütün olgular KGİ-İ ölçeğinde uyku probleminde oldukça ya da çok düzelme gösterirken üç olgu iştah probleminde oldukça düzelme gösterdi. Altı olgu KGİ-İ ölçeğinde anksiyete semptom /bozukluklarında hafifle çok arasında değişen düzelme gösterirken bir olguda depresyon oldukça düzelme gösterdi. Mirtazapin genel olarak iyi tolere edildi. En sık bildirilen yan etkiler iştah artması (n=5), kilo alımı (n=4; 1000-4000 gram; 1357.14±1546.88 gram); gün içi sedasyon (n=4) ve irritabiliteydi (n=2). Sonuç: DEHB ve komorbid anksiyete/depresif bozuklukları olan çocuk ve ergenler, özellikle metilfenidat ya da SSGÖ ile ilişkili uyku ve iştah problemlerinin varlığında, metilfenidat tedavisine mirtazapin eklenmesinden fayda görebilirler.Öğe Öğretmen Adaylarında Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu ve Sosyal Kaygı Bozukluğunun Yaygınlığı ve Komorbiditesi(2017) Ahmetoğlu, Emine; Görmez, Vahdet; Coşkun, Murat; Öztürk, Mücahit; Ögeyik, Muhlise CoşkunBu araştırmanın amacı Türkiye'deki genç yetişkinlerden oluşan bir örneklemde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) ile sosyal anksiyete bozukluğunun (SAB) yaygınlığını ve komorbiditesini incelemektir. 21-24 yaş arasındaki üniversite öğrencileri araştırma ekibi tarafından hazırlanan sosyo-demografik formu, Yetişkin DEB/DEHB DSM IV Temelli Tarama ve Değerlendirme Ölçeği ile Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeğini doldurmuştur. Sona erme noktası üzerinde puan alan katılımcılar, DEHB ve SAD için DSM-IV kriterlerini gözeten deneyimli psikiyatristler tarafından teşhis amaçlı bir görüşmeye davet edilmiştir. Tüm katılımcıların yüzde 30'u (152/494) tarama ölçeklerindeki sona erme noktası üzerinde bir puan almış ve bu katılımcıların yüzde 60'ı (92/152) klinik görüşmeye katılmıştır. Klinik görüşmeye katılan katılımcıların yüzde 38'i (35/92) DEHB ve/veya SAB teşhisi almıştır. Tüm örneklem içinde DEHB ve SAB yaygınlık oranı DEHB için 3.23% (16/494) ve SAB için 4.45% (22/494) olarak belirlenmişken katılımcıların 0.6% (3/494)'sının komorbid DEHB ve SAB'na sahip olduğu saptanmıştır. Burada sunulan bulgular SAB ve DEHB'nin oldukça yaygın komorbiditeler olduğunu belirten literatür çalışmalarını destekler niteliktedir. Sosyal Anksiyete Bozukluğu olan öğretmen adaylarına teklif edilen profesyonel yardımın reddedilmesi ise daha fazla araştırılması gereken bir konudur. Resmi bir teşhis ile etiketlenmekten ve mesleki hayatlarında tedavi görmekten duyulan korku ve endişenin kültüre özgü bir yaklaşımla incelenmesi gerekmektedir.