Yazar "Coşkun, İbrahim" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 13 / 13
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 2009 ve 2015 Türkçe Dersi Öğretim Programlarının Karşılaştırılması ve Değerlendirilmesi(2018) Altunkeser, Filiz; Coşkun, İbrahimBu çalışma, 2004 yılında taslak olarak hazırlanan ve 2005 yılında son hâli verilen; değişiklik, ekleme ve düzeltmelerle birlikte son şeklini 2009 yılında alan İlköğretim Türkçe öğretim programı (eski program) ile 2015 yılında hazırlanan ilkokul Türkçe dersi öğretim programı (yeni program) vizyon, temele aldıkları yaklaşım, içerik, amaçlar ve ölçme ve değerlendirme açısından karşılaştırılarak, benzerlik ve farklılıkları ortaya koymayı amaçlamaktadır. Türkçe dersi öğretim programları benzerlikleri ve farklılıkları bakımından karşılaştırarak değerlendirilmiştir. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden olan doküman analizi tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın analiz birimini, MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan 2009 İlkokul Türkçe dersi programı ve 2015 ilkokul Türkçe dersi programı ile ilgili tüm basılı kaynaklar oluşturmaktadır. Araştırma sonucunda, 2015 Türkçe dersi öğretim programında okumayazma sürecinde harf gruplarının farklı olarak gruplandırıldığı, bazı harflerin yazım şekillerinde ve yazım özelliklerinde değişikliğe gidildiği tespit edilmiştir. Ayrıca, öğrenme alanların değişmesiyle birlikte kazanımlarda değişmiş ve bunlar sınıf seviyesine göre yeni programda belirtilmiştir.Öğe ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE NORMAL GELİŞİM GÖSTEREN ÇOCUĞU OLAN ANNELERİN ENGELLİLİK ALGISI(2022) Kara, Bahar Cansu; Coşkun, İbrahimAraştırmanın amacı erken çocukluk döneminde normal gelişim gösteren çocukları olan annelerin engellilik algılarını incelemektir. Bu nedenle de bu araştırmanın araştırma modeli nitel araştırma modeli olarak tercih edilmiştir. Araştırma, Ekim 2020-Ocak 2021 tarihleri arasında yapılmıştır. Araştırmanın evreni, erken çocukluk döneminde normal gelişim gösteren çocukları olan annelerdir. Araştırmanın çalışma grubunu amaçlı örnekleme dâhil olan kolay ulaşılabilir durum örneklemesi yöntemiyle seçilmiş, erken çocukluk döneminde normal gelişim gösteren çocukları olan 10 anne oluşturmaktadır. Araştırmanın veri toplama aracı birebir mülakat yönetimiyle yapılan görüşmelerdir. Araştırmada elde edilen veriler içerik analizi yöntemi ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda, erken çocukluk döneminde normal gelişim gösteren çocuklara sahip annelerin engellilik algısında ayrımcılığa rastlanmamış, annelerin engelli bireylerle birebir deneyimlerinin çocuklarını yetiştirmede de onlara olumlu bir tutum kazandırdığı gözlemlenmiştir.Öğe Köyde Öğretmen Olmak: Birleştirilmiş Sınıf(Trakya Üniversitesi, 2015) Sidekli, Sabri; Coşkun, İbrahim; Aydın, YıldırayMultigrade classes can be defined as different grades of students must be in the same class because of the lack of population in small villages. The aim of this research is clarifying the problems and the solutions of multigrade classes’ teachers. Fort his aim, the method of this research is case study. This research is about a teacher who teaches at a primary school in Adiyaman province in 2011-2012 education term. For data collection in this research, semi structured and open-ended questions are used. According to the teacher’s answers, drilling questions are used. Descriptional analysis are done while forming category on drived datas. According to the results of this research, they have difficulty in teaching and educating because they have just two wors subjects as “Teaching in Multigrade Classes” at bachelor’s programs and it’s not enough for them. The multigrade classes’ teachers train in a normal school when they are at university and it causes that they can’t be ready for teaching at village schools. At the same time they can’t adjust living in a village and teaching to different grades studentsÖğe NORMAL GELİŞİM GÖSTEREN BİREYİN ZİHİNSEL ENGELLİ KARDEŞİYLE VAKİT GEÇİRME DURUMU(2014) Yavuz, Mehmet; Coşkun, İbrahimBu çalışma, normal gelişim gösteren bireyin ve zihinsel engelli kardeşinin ev içinde ve ev dışında vakit geçirme durumlarını incelenmeyi amaçlamıştır. Araştırmada nitel araştırma modellerinden durum çalışması tekniği kullanılmıştır. Toplanan veriler betimsel analiz tekniğine göre çözümlenmiştir. Araştırmada amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmaya zihinsel engelli kardeşi olan ve normal gelişim gösteren 22 birey katılmıştır. Katılımcılar Edirne ve İstanbul illerinden seçilmiştir. Katılımcılardan en az liseye devam etme ve üniversitede eğitim görme ölçütü aranmıştır. Araştırmada veriler; araştırmacılar tarafından geliştirilen veri toplama aracıyla toplanmıştır. Bu araç üç bölümden ve 23 maddeden oluşmaktadır. Birinci bölümde aileye ait bilgiler, engelli bireye ait bilgiler, ölçme aracını dolduran kişiye ait bilgiler ve annebabaya ait bilgilerin edinilmesi amaçlanmıştır. İkinci bölümde engelli kardeşi olan ve normal gelişim gösteren bireyin ev içinde kardeşiyle olan ilişkilerine dair bilgileri edinmeye yönelik maddeler ve üçüncü bölümde engelli kardeşi olan ve normal gelişim gösteren bireyin ev dışında kardeşiyle olan ilişkilerine dair bilgileri edinmeye yönelik maddeler yer almaktadır. Araştırmanın sonucunda, normal gelişim gösteren bireyler ev içinde, ev dışına göre daha fazla vakit geçirmektedirler. Ev içinde vakit geçirirken genelde oyun oynama, televizyon izleme, birlikte ders çalışma ve bilgisayar oyunları oynama gibi etkinlikler yapmaktadırlar. Ev dışında ise, sinemaya, parka ve alış-veriş merkezlerine gitmektedirler. Normal gelişim gösteren birey ile zihinsel engelli kardeşinin ev dışında daha az vakit geçirme nedenleri ise, zihinsel engelli kardeşin toplum içerisinde problem davranış sergilemesi ve zihinsel engelli kardeşi kontrol edememe gibi sebeplerden kaynaklandığı sonucuna ulaşılmıştır. Normal gelişim gösteren kardeşler ev içinde zihinsel engelli kardeşiyle vakit geçirmek istemesi ev dışında orana göre yüksektirÖğe Öğretmen adaylarının özel eğitim ve kaynaştırmaya yönelik bilgi ve görüşleri(Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2020) Kurtuluş, Yasemin; Coşkun, İbrahimBu araştırmada, öğretmen adaylarının özel eğitim ve kaynaştırmaya yönelik bilgi ve görüşleri incelenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını belirlemede amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme modeli kullanılmıştır. Araştırmanın katılımcılarını 2019- 2020 eğitim ve öğretim yılı içerisinde bir devlet üniversitesinin eğitim fakültesinde eğitimlerini sürdüren, 12 farklı öğretmenlik programından, 24 birinci sınıf ve 24 dördüncü sınıf olmak üzere toplamda 48 öğretmen adayı oluşturmuştur. Bu doğrultuda öğretmen adayları gönüllü olarak araştırmaya katılmışlardır. Bu araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması desenine göre tasarlanmıştır. Öğretmen adaylarının mesleklerine başlamadan önce, eğitim süreçlerinde yaşadıkları eksiklikleri ve öğretmen adaylarının özel eğitim ve kaynaştırmaya ilişkin bilgi ve görüşlerinin ortaya çıkarılması amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan Bilgi Form’ undan ve Görüşme Formu’ndan yararlanılmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi yöntemi ile değerlendirilmiştir. Verilerden oluşturulan kod ve temalar, yüzde ve frekans değerleri ile birlikte tablolara kaydedilmiştir. Araştırma bulgulara ışığında elde edilen sonuçlara göre, öğretmen adaylarının özel eğitim ve/veya kaynaştırma dersi alma durumlarına göre; bilgi durumlarının yönlendirme birimi, eğitim birimi, öğretimin bireyselleştirilmesi, eğitim yaklaşımı, akran etkileşimi ve eğitim ortamının düzenlenmesi temalarında, görüşlerin ise yetersizlik grupları, aile bilgisi, kaynaştırma yoluyla eğitim, mesleki yeterlilik ve eğitim planlarında düzenleme temalarında farklılaştığı saptanmıştır. Ayrıca öğretmen adaylarının; özel gereksinimi olan bireylerin eğitsel haklarına yönelik bilgi seviyelerinin yetersiz düzeyde olduğu; aile ile iş birliğinin ve ailenin eğitime katılımının özel gereksinimi olan bireylerin eğitimi için oldukça önemli buldukları sonuçlarına ulaşılmıştır.Öğe OKUMA STRATEJİLERİNİN HAFİF DERECEDEKİ ZİHİNSEL YETERSİZLİĞİ OLAN BİR ÖĞRENCİNİN AKICI OKUMASINA VE ANLAMA DÜZEYİNE ETKİSİ(2016) Coşkun, İbrahim; İşcan, Galibiye ÇetrezOkuma, bireyin okul döneminde edindiği en önemli alıcı dil becerilerinden biridir ve eğitimin tüm basamakları için kritik öneme sahiptir. Okuma becerisi, yazılı sembollerin şifrelerinin çözümü ve şifresi çözülen bu sembolleri anlamlandırma olmak üzere iki boyuttan oluşmaktadır. Okuma ile ilgili yapılan araştırmaların sonuçları şifrenin hızlı çözülmesi ile (akıcı okuma) anlama arasında yakın bir ilişki olduğunda birleşmektedir. Normal gelişim gösteren bireylerde olduğu gibi zihinsel yetersizliği olan bireyler için de okuma en temel akademik becerilerden birisidir. Okuma, gerek temel eğitimde gerekse daha sonraki öğrenim hayatında öğrenciye gerekli olacak, sadece Türkçe derslerinde değil, Matematik, Hayat Bilgisi, Sosyal Bilgiler ve Fen ve Teknoloji dersleri gibi diğer derslerde de öğrencinin başarısına yön verecek belirleyici bir beceridir. Bu çalışmada, hafif düzeyde zihinsel yetersizliği olan bir özel eğitim beşinci sınıf öğrencisine uygulanan okuma stratejilerinin, öğrencinin akıcı okumasına ve anlama düzeyine etkisini belirlemek amaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden eylem araştırması deseniyle yürütülmüştür. Araştırmanın geçerliği eylem araştırmasının geçerliğini arttırmak için kullanılan ölçütler kullanılarak, güvenirliği ise Miles ve Huberman'ın dış güvenirlik ve iç güvenirlikle ilgili ölçütleri kullanılarak sağlanmıştır. Verilerin toplanması aşamasında Haris ve Sipay (1990), Ekwall ve Shanker (1988) ve May (1986)tarafından geliştirilen ve Akyol (2014) tarafından Türkçeye uyarlanan Yanlış Analiz Envanteri'ndenyararlanılmıştır. Tüm uygulamalar kamera ile kayıt altına alınmış ve bu kayıtlar analize tabi tutulmuştur. Uygulama sürecinde yankılayıcı ve eşli okuma stratejileri kullanılmıştır. Uygulamaya başlamadan önce yapılan düzey belirleme çalışmasında, öğrencinin okuma sırasında yaptığı hatalar ve anlama sorularından alınan cevaplar "Yanlış Analizi Envanteri" kullanılarakdeğerlendirildiğinde hata sayının fazla olduğu, kelime tanıma yüzdesi, anlama düzeyi ve sesli okuma beceri yüzdesinin endişe düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Uygulama sırasında uygulanan okuma stratejilerinin hafif derecedeki zihinsel yetersizliği olan öğrencinin akıcı okumasına ve anlama düzeyine etkisine bakıldığında, okuma sırasında yaptığı hatalar ve anlama sorularından alınan cevaplar "Yanlış Analiz Envanteri" kullanılarak değerlendirildiğinde öğrencinin okuma sırasında yaptığı hataların azaldığı, anlama düzeyinin de arttığı bulunmuştur. Uygulamalar sonrasında strateji destekli okuma etkinliklerinin öğrencinin akıcı okumasına ve anlama düzeyine etkisi değerlendirildiğinde, öğrencinin okuma sırasında yaptığı hataların azaldığı, anlama düzeyinin de arttığı endişe düzeyinden öğretim düzeyine çıktığı bulunmuş fakat sesli okuma beceri yüzdesi endişe düzeyinde kalmıştır.Öğe Sınıf Öğretmenlerinin Türkçe Dersinde Ölçme Değerlendirme Yöntemi Olarak Dikte Çalışmasından Yararlanma Durumları(Trakya Üniversitesi, 2013) Coşkun, İbrahim; Taşkaya, Serdarhan Musa; Bal, TurgutIn educational activities, to determine whether or not the aim is reached, whether or not to gain the skills needed occur, and to what extent it was achieved reveal via assessment and evaluation. The case emerging as a consequence of assessment and evaluation is the most important indicator in considering the state of student and teacher. Assessment and evaluation have also major importance in the course Turkish. Because, even if the way the courses are treated and the subjects take place in the program, the teacher should treat the subjects and pass to the new subjects, considering the state of class. The teacher’s determining the level of student is important from this point of view. In the course Turkish, various methods of assessment and evaluation are utilized. Those most often used among these are written and oral exams in multiple choices. These sorts are also frequently used in the other courses. The course Turkish has the methods of assessment and evaluation specific to it. In the course Turkish, one of the methods in assessment and evaluation is also dictation. Dictation is a name given to the studies used for writing correctly. What is said or listened to Dictation is also a method of assessment and evaluation. The exercises on dictation are very important in terms of being able to understand what is listened to, and to write correctly. When time and place is suitable, these exercises should be given place and used in the class as sort of exam. However, althoughdictation exercises are often carried out in the class, it is not sufficiently known how it is applied as a method of assessment and evaluation by the primary school’s teachers. This study aiming at presenting the cases of making use of dictation exercises of the primary school’s teachers as a method of assessment and evaluation is designed in the sort of survey. The study was carried out with 30 primary school’s teachers serving in the province Konya. The data of study were collected via open ended questionnaire developed by the researchers. Since the titles were earlier determined, the data collected were analyzed by the method of descriptive analysis. In the study, it was concluded that the primary school’s teachers defined the dictation as being written by the students the text read or what are said; that they often used the exercises of dictation in developing the writing skills; and that they utilized the dictation in the course Turkish as a method of assessment and evaluation: The primary school’s teachers often use the dictation exercises, particularly, to teach read-write in the first classes, and to see whether or not the rules of spelling and grammar are complied with in upper classes. And some participants suggested that they carried out dictation exercises to develop the skills of students to understand and listen to. In the study, it was concluded that the dictation in the course Turkish was applied in the way that the text read by the teacher was written by the students. As a result of research, it was proposed for the primary school’s teachers to use the dictation exercises on various purposes and more often in the courses TurkishÖğe TÜRKÇE, İNGİLİZCE VE ALMANCA ÖĞRETMEN ADAYLARININ TÜRKÇE BİLGİLENDİRİCİ METİNLERİ ANLAMA BECERİLERİNİN İNCELENMESİ(2014) Coşkun, İbrahim; Köksal, Handan; Tuğlu, YıldırımBilgi almanın temel yollarından biri olan okumanın amacına ulaşması için, anlamanın da tam olarak sağlanması gerekir. Bir metnin okunması kadar anlaşılması da önemlidir. Ayrıca okuma becerilerinin geliştirilmesi için anlama düzeyinin de geliştirilmesi gerekmektedir. Okuma, bilişsel kazanımlarla bazı motor becerilerin ortak çalışmasıyla yazılı sembollerden anlam çıkarma etkinliğidir. Okuma yoluyla yazar ile okuyucu arasında bir ilişki kurulmaktadır. Okuyucudan, yazarın verdiği mesajın ne olduğunu anlaması istenir. Bu çalışmada, Türkçe, İngilizce ve Almanca öğretmeni adaylarının okuduğunu anlama becerilerinin çeşitli açılardan incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada, nitel yararlanılmıştır. Amaçlı örnekleme yöntemine göre belirlenmiş olan katılımcılar toplam 90 öğretmen adayından oluşturulmuştur. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından geliştirilen Okuduğunu Anlama Becerileri formu kullanılmıştır. Bu form kişisel bilgiler ile 'Şiir ve Matematik' başlıklı bilgilendirici metin ve toplam 9 okuduğunu anlama puanlayıcılar arası güvenirlik katsayısı .91 olarak hesaplanmıştır. Araştırma verilerinin analizinde, betimsel analiz yaklaşımından yararlanılmıştır. Araştırmanın sonucunda Türkçe öğretmeni adaylarının temel ve derin anlama kategorisindeki anlama puanlarının diğer öğretmenlik programlarından daha yüksek olduğu bulunmuştur. Derin anlama II kategorisinde en yüksek anlama puanını İngilizce öğretmeni adayları almıştır. İngilizce öğretmeni adaylarının temel anlama puanları Türkçe adaylarından yüksek çıkmıştır. Okuma dili açısından üç farklı dilde de sık sık okumalar yapan katılımcılar Almanca öğretmeni adaylarıdır. Ancak bu durumun Almanca öğretmeni adaylarının anlama puanlarına yansımadığı görülmüştür. Araştırmanın sonucunda öğretmenlere ve öğretmen adaylarına strateji temelli okuduğunu anlama eğitimi verilmesi ve okumanın alışkanlık haline getirilmesi için ilgili kurumların özel önem göstermesi gerektiği de önerilmiştir. Ayrıca her bir öğretmenlik programının okuduğunu anlama becerilerinin ayrı ayrı ve farklı metin türlerine göre araştırılması önerilmiştirÖğe TÜRKİYE VE BULGARİSTAN’DA İLKOKUMA YAZMA SÜRECİNDE ÖĞRENCİLERİN ÜRETTİKLERİ YAZILARIN OKUNAKLILIK BAKIMINDAN İNCELENMESİ(2013) Coşkun, İbrahimDuygu ve düşüncelerin başarılı bir şekilde aktarılmasını sağlayan konuşma ve yazma becerileri, bir takım bilgi ve becerilerin birikimini gerektirmektedir. Bu bilgi ve becerilerin birikiminin temelleri ise ilkokullarda atılmaktadır. İfade edici dil becerilerinden yazma becerisi bireyin akademik, kültürel ve sosyal hayatında en çok kullandığı becerilerdendir. Çocuklar, gelişim sürecinde olmakla birlikte, alıcı dil becerilerinden dinlemeyi ve ifade edici dil becerilerinden konuşmayı okul öncesi dönemde, alıcı dil becerilerinden okuma ve ifade edici dil becerilerinden yazmayı ise ilkokul döneminde kazanmaktadır. İlkokul birinci sınıfta başlayan okuma yazma öğretim süreci şifreleme ve şifreyi çözme etkinliklerinden oluşmaktadır. Okunaklılığın kişiden kişiye değişmeyen evrensel kriterleri vardır. Bir yazı hangi dilde üretilmiş olursa olsun bu kriterlere uyduğu sürece yazı hakkında "okunaklı" hükmü verilebilir. Buradan hareketle bu çalışmada Türkçe ve Bulgarca okuma yazma öğretim sürecinde ilkokul birinci sınıf çocuklarının ürettiği yazıların okunaklılık kriterlerine incelenmesi amaçlanmıştır. Nitel araştırma modelinin durum çalışması tekniğine göre desenlenen bu araştırmada Türkiye'deki veriler 2012-2013 Öğretim Yılında Edirne ilinde ilkokul birinci sınıfa devam eden 15 (9 erkek, 6 kız) öğrencinin ve Bulgaristan'daki veriler ise 2012-2013 Öğretim Yılında başkent Sofya'da birinci sınıfa devam eden 15 (8 kız, 7 erkek) öğrencinin yazı örneklerinden toplanmıştır. Her iki ülkeden alınan yazı örneklerinde harf, hece, kelime, cümle ve metin aşamalarının olmasına dikkat edilmiştir. Okunaklılığın ölçütleri belirlenirken yerli ve yabancı literatür taranmış ve kriterler buna göre belirlenerek araştırmacı tarafından "uygun", "geliştirilmeli" ve "yetersiz" şeklinde derecelendirilmiştir. Araştırmada veriler araştırmacıyla birlikte 5 alan uzmanı tarafından analiz edilmiştir. Veriler araştırmacı tarafından okunaklılık kriterlerine göre ayrı ayrı analiz edilip puanlayıcılar arasındaki güvenirlik katsayısı .87 sayısallaştırılmasında kullanılan yüzde ve frekans ile ifade edilmiş ve öğrenci yazılarından doğrudan alıntılar yapılarak yorumlanmıştır. Yazı örnekleri; yazının satıra doğrusal olarak yerleştirilmesi, kelimeler arası boşluk, harfler arası boşluk, harfi formatına uygun üretme, bitişiklik ve eğiklik olmak üzere altı ana kategoride incelenmiştir. Araştırmanın bulgularının; yazı ve yazma araştırmacılarına, okuma yazma dokümanlarını hazırlayanlara ve materyal tasarımcılarına, sınıf öğretmenlerine ve sınıf öğretmeni adaylarına önemli katkı sağlayacağı düşünülmektedirÖğe Türkiye’de Albinizmli Bireylerin Eğitim ve Sosyal Hayata Katılımda Karşılaştıkları Sorunlar ve Baş Etme Yöntemleri(Trakya Üniversitesi, 2021) Ünal, Berkay Ömer; Coşkun, İbrahimTürkiye’de yaşamakta olan albinizmli bireylerin eğitim ve sosyal hayata katılımda karşılaştıkları sorunlar ve baş etme yöntemlerinin araştırıldığı bu çalışma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışmasına göre desenlenmiştir. Araştırmada görüşme türlerinden standartlaştırılmış açık uçlu görüşme yaklaşımından yararlanılırken yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Önceden belirlenen ölçütleri karşılayan ilkokula ya da ortaokula devam eden 7 albinizmli çocuğun öğretmeni, liseye devam eden 4 albinizmli birey, üniversiteye devam eden 4 albinizmli birey ve meslek sahibi 5 albinizmli birey olmak üzere toplam 20 katılımcı araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Araştırmada veriler ilk aşamada betimsel analiz yöntemi ile analiz edilerek katılımcıların cümlelerinden doğrudan alıntılara yer verilmiştir. İkinci aşamada ise elde edilen veriler içerik analizine tabi tutulmuştur. Albinizmli çocuklarla çalışan tüm katılımcılar, öğrencilerinin başlarda bir şekilde ayrımcı bir dile maruz kaldıklarını ifade etmişlerdir. Tüm eğitim kademelerindeki albinizmli bireylerin ortak problemlerinin görme ile ilişkili olduğu ve akademik başarılarının olumsuz yönde etkilendiği görülmüştür. Araştırmaya konu olan tüm albinizmli bireyler albinizmli olma açısından dalga geçilme veya dışlanma ya da fiziksel nedenlerle dışarda kalma gibi problemler yaşamaktadır. Bunun dışında albinizmli bireylerin görme problemleriyle ilgili sorunları ifade etme konusunda çekinceli oldukları görülmüştür. Lise, üniversite öğrencileri ve çalışan albinizmli bireylerin birçoğu görme problemleri nedeniyle mesleki kariyer seçimlerinin bir şekilde etkilendiğini belirtmiştir.Öğe Türkü: Sosyal Bilgiler Öğretiminde Yeni Bir Yaklaşım(Trakya Üniversitesi, 2014) Sidekli, Sabri; Coşkun, İbrahimBu araştırmanın amacı ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin Sosyal Bilgiler konularını öğrenmede “Türkü” destekli öğretimin ve öğrenmenin etkisini belirlemektir. Bu çalışma 2012-2013 Eğitim – Öğretim yılı bahar döneminde Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı bir merkez ilkokulunda 4. Sınıf öğrencileri ile yapılmıştır. Araştırmaya toplam 67 öğrenci katılmıştır. Bunlardan 34’ü deney grubu, 33’ü ise kontrol grubudur. Araştırmada 4 seçenekli çoktan seçmeli 20 maddeden oluşan akademik başarı testi kullanılmıştır. Araştırmada uygulama süreci 4 hafta ile sınırlandırılmıştır. Araştırma sonucunda sosyal bilgiler dersinde Türkü destekli etkinliklerle öğretim yapılan deney grubundaki öğrencilerin lehine kontrol grubuna göre anlamlı bir farklılık gösterdiği belirlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre deney grubundaki öğrencilerin daha başarılı olduğu sonucuna varılmıştırÖğe Tıp Fakültesi Öğrencilerinin Şok Fizyopatolojisi İle İlgili Bir Seçmeli Derste Uygulanan Aktif Öğrenim Yöntemlerine İlişkin Görüşleri: Nitel Bir Çalışma(2018) Kudaibergenov, Assel; Coşkun, İbrahim; Vardar, Selma ArzuAmaç: Bu çalışmanın amacı, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinde,3. dönem öğrencilerine yönelik, toplam dört haftalık süreyi kapsayan,fizyoloji, acil tıp, kardiyoloji, enfeksiyon hastalıkları, nöroloji veanestezi yoğun bakım bölümlerinin işbirliği ile yürütülen, “ŞokFizyopatalojisi ve Tedavisine İleri Yaklaşım” isimli seçmeli dersmodülünde uygulanan aktif öğretim yöntemlerine ilişkin öğrencileringörüşlerinin tanımlanmasıdır.Gereç ve Yöntem: Çalışma nitel boyutlu çalışma desenlerinden, durumanalizi deseni kullanılarak yürütülmüştür. Çalışma verileri, etik kurulonayını takiben, üç farklı nitel veri toplama tekniği (bireysel görüşme,odak grup görüşmesi ve doküman incelemesi) kullanılarak toplanmıştır.Verileri analiz etmede doküman analizi, betimsel analiz ve içerik analiziyöntemlerinden yararlanmıştır.Bulgular: Bireysel ve odak grup görüşmesiiçin gönüllü olan 25 öğrencinin ders modülününgenel değerlendirilmesine yönelik düşünceleriöncelikle dersi almaktan memnun oldukları(%68), öğrenci merkezli olduğu (%36) vekalıcı olduğu (%44) şeklinde bulunmuştur.Katılımcılar modülün ilk üç gününde anlatılanteorik derslerin eğitim ve mesleki gelişimeetkisine ilişkin görüşler değerlendirildiğinde,temel ve klinik derslerin kısa zamanda, birlikteanlatılması ve öğretim üyeleri tarafından dikkatedilmesi gereken yönlerin vurgulanmasınınkonunun kalıcılığını sağladığını belirtilmiştir.Öğrenciler modüldeki aktif öğrenmeyöntemlerinin kendilerini öncelikle araştırmayateşvik ettiğini (%64) ve akademik araştırmabecerisi (%28) kazandırdığını belirtmiştir.Sonuçlar: Bu çalışma, az sayıda teorikders ve aktif öğrenme yöntemleri içerenşok konusundaki seçmeli dersin, öğrencilertarafından öncelikle memnuniyet ve kalıcıöğrenme sağlama yönüyle değerlendirildiğinigöstermiştir. Öğrenciler bu seçmeli dersteteorik dersleri kalıcılık açısından, aktif öğrenmeyöntemlerini ise araştırmaya teşvik edici olmasıve akademik araştırma becerilerini kazandırmayönüyle sorgulayarak görüş bildirmişlerdir.Öğe ZİHİN ENGELLİLER SINIF ÖĞRETMENİ ADAYLARININ OKUMA YAZMA DERSİNE VE ÖĞRETİMİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ(2014) Coşkun, İbrahim; Taş, YeldaBu araştırmada zihin engelliler sınıf öğretmeni adaylarının okuma yazma öğretimi dersinde edindikleri bilgilerin okuma yazma öğretiminde kullanımına ilişkin görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca bu görüşler belirlenirken zihin engelliler öğretmeni adaylarının okuma yazma dersini henüz almamış, almakta olan ve almış olan öğrencilerin görüşleri araştırmanın alt amaçları olarak ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Zihin Engelliler Öğretmenliği Programı'nda öğrenimlerini sürdüren 2,3 ve 4. Sınıf öğrencilerinden toplam 90zihin engelliler sınıf öğretmeni adayı oluşturmaktadır. Bu katılımcılar araştırmaya kendi isteklerine bağlı olarak katılmışlardır. Zihin engelliler sınıf öğretmeni adaylarının okuma yazma dersine ve okuma yazma öğretimine ilişkin görüşleri hakkında bilgi toplamak amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan Bilgi Formu'ndan ve görüşme formundan yararlanılmıştır. Elde edilen verilerin frekans ve yüzde değerlerine bakıldığında ise; zihin engelliler sınıf öğretmeni adaylarının okuma yazma öğretimi dersini faydalı buldukları ve zihin engellilere okuma yazma öğretilmesi konusunda da kesinlikle öğretilmesi gerektiği görüşüne sahip oldukları görülmektedir