Yazar "Aylanç, Hakan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Çocuk acil ünitesine trafik kazası nedeniyle başvuran vakaların değerlendirilmesi(2006) Güzel, Ahmet; Karasalihoğlu, Serap; Küçükuğurluoğlu, Yasemin; Aylanç, HakanAmaç: Trafik kazalarına bağlı pediatrik travma vakalarını değerlendirmek, toplumu trafik kazalarının önlenmesi konusunda bilinçlendirmek, trafik kazalarının azaltılmasına yönelik yeni yasal düzenlemelerin yapılması ve çocuk acil ünitelerinin pediatrik travmalı hastalara yaklaşım açısından yeniden yapılandırılması konularına dikkat çekmektir.Yöntem: Bu çalışmanın verileri Ocak 2004-Aralık 2005 tarihleri arasında çocuk acil ünitemize başvuran travmalı vakaların retrospektif olarak dosyalarının taranması sonucunda elde edildi. Vakalar cinsiyet, yaş, mevsimlere göre dağılım, başvuru saatleri, nakil şekilleri, klinik bulgular, kaza şekli, travma tipleri, istenilen radyolojik görüntülemeler ve servislere yatış oranları açısından değerlendirildi.Bulgular: Acil servisimize trafik kazası nedeniyle başvuran 227 vakanun 151 (% 66.5)'i erkek, 76 (% 33.5)'sı ise kızdı. Yaş ortalaması 7.54±3.48 (dağılımı: 1-14 yaş) yıl idi. Vakaların 49 (% 21.6)'u bisiklet ve 178 (% 78.4)'i motorlu taşıt kazasıydı. Vakaların 176 (% 77.5)'sında kafa travması, 141 (% 62.1)'inde ekstremite travması, 195 (% 85.9)'inde yumuşak doku travması, 17 (% 7.5)'sinde abdominal travma, 12 (% 5.3)'sinde toraks travması ve 3 (% 1.3)'ünde spinal ve ürogenital travma mevcuttu. Vakalarda birden fazla travma birlikteliği mevcuttu. Tüm vakalardan istenilen 1244 radyolojik görüntüleme yöntemlerinden sadece % 8.3'ünde patolojik bulgu saptanmıştı. Vakaların 65 (% 28.6)'i ilgili servislere yatırılırken, 145 (% 63.9)'i ayaktan tedavi görmüş ve 17 (% 7.5)'si servisten kendi isteği ile ayrılmıştı.Sonuç: Çocukluk çağında trafik kazalarının azaltılması için topluma yönelik eğitim kampanyaları başlatılmalı, trafikteki kazaları önleyici gerekli önlemler alınmalı ve acil ünitelerinde travmalı hastalara yaklaşım konuları yeniden gözden geçirilmelidir.Öğe Çocukluk çağında tiner zehirlenmeleri(2009) Güzel, Ahmet; Kızıltepe, Ahmet; Aylanç, Hakan; Sayar, Esra; Karasalihoğlu, Serap; Kavalcı, CemilAMAÇ: Tiner sıklıkla sanayide ve ev boyamalarında boya incelticisi olarak kullanılır. Bununla birlikte özellikle merkezi sinir sistemi ve solunum sistemi gibi hayati fonksiyonları da etkileyebilecek etkileri olan tinerin çocukluk çağındaki akut zehirlenmelerine dikkat çekilmesi amaçlanmıştır. YÖNTEM-GEREÇLER: Son beş yılda tiner içme şikayeti ile başvuran hastaların dosyaları incelendi. BULGULAR: Kliniğimize yatırılarak incelenen 35 olgunun 24’ü (%68.6) erkek, 11’i (%31.4’ü) kızdı. Olguların yaş ortalaması 2.3±1.3 yıl idi. Başvuru sırasında olguların 23’ünde (%65.7) bulantı-kusma, 12’sinde (%34.3) huzursuzluk, dokuzunda (%25.7) sık nefes alma ve akciğer seslerinde dinlemekle ralleri mevcuttu. Takipleri esnasında dokuz hastada (%25.7) ateş gelişti. 21 (%60) olguda lökositoz saptandı. Olguların 13’üne (%37.1) antibiyotik tedavisi uygulandı. Ortalama hastanede kalış süresi 2.7±1.7 gün idi. Hastaneye yatan bu olguların %80’i şifa ile taburcu edilirken %20’si tedavisi devam etmekte iken kendi isteği ile ayrıldı. SONUÇ: Tiner gibi zehirlenmeleri halinde hayati fonksiyonları etkileyebilecek etkileri olan maddelerin satılmasında, ambalajlanmasında ve kullanımında daha ciddi tedbirlerin alınması ve özellikle bu konu ile ilgili eğitim seminerlerinin verilmesi oldukça önemlidir.Öğe Kafa travması tanısı alan olgularda ileriye dönük hipofiz işlevlerinin değerlendirilmesi.(Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2010) Aylanç, Hakan; Tütüncüler, FilizBu çalışmada, kafa travması tanısı almış çocuklarda hipofiz işlev bozukluğunun gelişip gelişmediği, en fazla hangi eksenlerin etkilendiği, kafa travmasının şiddeti ve tanıdan sonra geçen süre ile hipofiz işlev bozuklukları arasında bir bağlantı olup olmadığının araştırılması amaçlanmıştır. Nisan 2006-Aralık 2008 tarihleri arasında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Acil servisinde kafa travması tanısı alıp, en az 24 saat süresince hastanede tedavi altında kalan, Glaskow koma ölçeği 13 ve altında ya da bilgisayarlı beyin tomografisinde patolojisi olan 24 olgu hipofiz hormon eksikliği açısından değerlendirildi. Tüm olgulardan 12 saatlik açlık sonrasında serum kortizol, serbest tiroksin, serbest triiyodotronin, tiroid stimulan hormon, prolaktin, insulin benzeri büyüme faktörü-1, serum sodyum, idrar dansitesi, folikül stimulan hormon, lüteinizan hormon, kız olgularda östradiol, erkek olgularda total testosteron çalışıldı. Çalışmaya alınan 24 (16 erkek, 8 kız) olgunun yaş ortalaması 9,5±3,1 desimal yıl idi. Olguların 14'ü (%58,3) prepubertal, 10'nu (%41,7) pubertaldi. Glaskow koma ölçeğine göre 14 (%58,3) olgu hafif, 9 (%37,5) olgu orta ve 1 olgu (%4,2) ağır kafa travmasıydı. Olguların travma sonrası geçen süreleri 29,4±9,8 (12-44) aydı. Tüm olguların çalışma anında boy standart deviasyon skoru (-0,059±1,1) ve tartı standart deviasyon skoru (-0,016±0,85) idi. Olguların büyüme hormonu ve adrenokortikotropik hormon ekseni dışında diğer eksenlere yönelik hormonal değerlendirmelerinde patoloji saptanmadı. Tüm olguların İnsülin like growth factor-1 değerleri normal olmasına karşın İnsülin like growth factor-1 z-skoru < -2 standart deviasyon olan 9 (%37,5) olgu saptandı. Ancak bu olguların boyları normal sınırlar içindeydi ve hiçbirinde boy uzamasında duraklama öyküsü yoktu. Bir (%4,2) olgunun bazal kortizol değeri düşük bulundu. Bu olguya yapılan düşük doz adrenokortikotropik hormon uyarı testine kortizol yanıtı normaldi. Çalışmaya alınan hastalarda hipofiz hormon eksikliği olan olgu saptanmadı. Tüm hastalar ileri dönemde ortaya çıkabilecek hormonal eksiklikler açısından poliklinik izlemine alındı. Travma sonrası gelişen hipofiz işlev bozukluğu erken dönemde gözlenebilmekle birlikte, bazı olgularda geç dönemde de ortaya çıkabileceği için tüm olguların uzun dönem klinik izleme alınmaları gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar kelimeler: Kafa travması, hipofiz işlev bozukluğu, travmatik beyin hasarı, çocuk.