Yazar "Aslan, Mehmet Musa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The attitudes of fertile and infertile women to Oocyte donation in a Muslim and Secular population(Professional Medical Publications, 2017) Aslan, Mehmet Musa; Ugurel, Vedat; Elter, KorayObjective: To determine general attitudes of fertile and infertile women to oocyte donation in a Muslim and secular population. Methods: The participants consisted of fertile women (n=133) who had at least one healthy living child spontaneously conceived without any fertility treatment and infertile women (n=133) who were diagnosed with primary infertility. Both groups were evaluated with charts comprised of 34 questions addressing demographic characteristics and the social aspects of oocyte and sperm donation. Results: Although the age of fertile women was significantly greater than infertile women, there was no significant difference in terms of duration of marriage, education level, or employment status between the two groups. Most of the women in each group reported that they did not have enough knowledge about oocyte donation to make a decision. Only 12% of fertile women and 18% of infertile women declared that they would have oocytes from another woman if they did not have or could not have a child (p=0.004). Only 9.0% of fertile women and 18.8% of infertile women declared that they would donate oocytes to anyone who is infertile (p=0.021). Conclusion: Despite improvement in health care, most fertile and infertile women are still against oocyte donation. This situation may be related to the conservative leanings of Turkish society in recent decades.Öğe İki Servikal Gebelik Olgusunda İki Tedavi Yönteminin Farklı Sıralarla Uygulanması(2015) Uğurel, Vedat; Aslan, Mehmet MusaServikal gebelik, gebeliğin endoservikal kanalda yerleştiği nadir görülen bir ektopik gebelik türüdür. Günümüzde erken tanı ile hayatı tehdit edebilen vajinal kanama başlamadan önce gebeliğin sonlandırılması sağlanarak reprodüktif dönemdeki bu hastalarda histerektomi ihtiyacı azaltılmıştır. Bu amaçla, sistemik metotreksat uygulaması ve ultrason eşliğinde iğne yardımı ile gebeliğin sonlandırılması kolay uygulabilir iki tedavi seçeneğidir. Kliniğimize başvuran iki servikal gebelik olgusuna farklı sıralarla ardışık olarak 50 mg/m2 dozunda sistemik tek doz intravenöz metotreksat ve ultrasonografi eşliğinde gebelik kesesi aspirasyonunu takiben 50 mg metotreksat uygulandı. İkinci olguda tedavi öncesi ?-hCG düzeyi ilk olguya oranla yüksek olup (23898 mIU/ml, 1881 mIU/ml), 1 hafta sonra başlayan vajinal kanama nedeniyle servikal kanalın vakum aspirasyonu gerekti. İlk olguda 8 haftanın sonunda negatifleşen ?-hCG değeri, ikinci olguda vakum aspirasyonunu takiben 1. haftada sıfırlandı. Servikal gebeliğin sonlandırılmasında bu iki yöntemin farklı sıralarla ardışık kullanımı ve etkinliği literatür eşliğinde tartışılmıştır.Öğe Incidental Intravascular Lipoleiomyomatosis in A Hysterectomy Specimen: How To Manage?(Premchand Shantidevi Research Foundation, 2015) Dolgun, Zehra Nihal; Aslanova, Rakhshanda; Can, Nuray; Okten, Sabri Berkem; Aslan, Mehmet MusaLeiomyomas are common benign tumors in female gynaecologic surgery. They are originated from smooth muscle cells of the uterus and/ or sometimes of the uterine vessels. Intravascular lipoleiomyomatosis is a very rare form of leiomyomas which grow within veins and can extend up to vena cava inferior and right heart chamber with cardiac symptoms and is diagnosed by cardiovascular surgeons. We report a case of incidental intravascular lipoleiomyomatosis which was confined to the uterus being diagnosed after a total abdominal hysterectomy by pathology and its management strategy.Öğe Ovaryan kistik kitle ile karıştırılan, ancak tanısı laparotomi ile konulabilen abdominoplasti sonrası görülen geç bir komplikasyon: Seroma(2015) Uğurel, Vedat; Aslan, Mehmet MusaAbdominoplasti, daha çok kadınlar tarafından estetik kaygılarla tercih edilen elektif bir cerrahi müdahaledir. Bu operasyon sonrası bir çok komplikasyon tariflense de, seroma oluşumu doğal bir iyileşme süreci olarak kabul edilebilecek kadar sık görülen minör bir komplikasyondur. Bu vaka takdiminde, 40 yaşında bir kadın hastada transvajinal ultrasonografide sol adneksiyal alanda kistik kitle ve komşuluğunda bu kitle ile süperpoze olan kistik-solid oluşum saptanarak, görüntüleme yöntemleri ile tanı konulamayan ancak laparotomi ile tespit edilen bir seroma vakası literatür eşliğinde tartışılmıştır.Öğe Üniversite hastanesine başvuran fertil ve infertil kadınların yumurta donasyonu hakkındaki düşünceleri(Trakya Üniversitesi, 2016) Aslan, Mehmet Musa; Elter, KorayTrakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Jinekoloji Polikliniği ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Tüp Bebek Merkezinde Etik kurul onayı (Ek-1) alındıktan sonra, Fertil ve infertil ailelerin oosit bağışıyla ilgili bilgi düzeylerini değerlendirip bu tekniğin yasal, etik, sosyal ve dini yönlerinin farkında olup olmadıklarını anlamak için gerçekleştirilmiştir.Çalışmaya yaşları 18-45 arasında, çalışmaya kabul eden, 45 yaş altı için menopoza girmemiş bayanlar ve eşleri dahil edildi. Çalışmaya katılan olgular fertil ve infertil olmak üzere 133 olgudan oluşan 2 gruba ayrıldı. FertilGrup; hiçbir tedavi almadan spontan olarak en az bir tane yaşayan çocuk sahibi olanlardan İnfertil Grup ise primerinfertilite tanısı almış ve mevcut durumda tedaviye başlanmamış olgulardan oluşturuldu.olguların demografik özelliklerini, fertilite durumlarını ve oosit bağışıyla ilgili bilgi düzeylerini sorgulayan 34 sorudan oluşan anket uygulandı. Anket sonuçları bilgisayar ortamına aktarılıp, istatistiksel analizleri gerçekleştirildi. Evlilik süresi, eğitim durumu ve çalışma durumları ile fertilite durumu arasında anlamlı bir ilişkinin olmadığı, infertil olguların yardımcı üreme teknikleri konusundaki bilgi düzeylerinin ve uygulamaya yaklaşımlarının fertil olgulara göre daha yüksek olduğu, sperm bankalarının kurulmasının, üçüncü şahıslara sperm verilmesi ve alınmasına fertil ve infertil çiftlerin genel olarak karşı çıktığı, yumurta donasyonu sonrası infertil çiftlerin sosyolojik ve psikolojik olarak kendilerini daha iyi hissedeceklerini, dini açıdan yumurta transferine infertil ve fertil çiftlerin yüksek oranda karşı çıktığı, Türk-aile yapısı bakımından hem fertil hem de infertil çiftler karşı çıkarken, Türkiye’de yumurta donasyonun ile ilgi yasağın devam etmesi konusunda fikir bildirdikleri bulundu. Sonuç olarak; Fertil ve infertil çiftler oosit donasyonu hakkında genel olarak bilgi sahibi değiller. Hem fertil hemde infertil grup oosit donasyonuna sıcak bakmamaktadır.bunun sebebini düşündüğümüzde muhtemelen eğitimsizlik veya türk toplumunun aile yapısı ön plana çıkmaktadır. Çünkü Türk toplumunun dini ve kültürel yapısı diğer Avrupa ülkelerine göre çok farklılık arz etmektedir. Bizim toplumumuzda oosit ve sperm donasyonu kabul görmese bile bu konuda toplumun en azından bilgi sahibi olması konusunda ilerleyen zamanlarda biz kadın doğum hekimlerine çok iş düşmektedir.Öğe Ürotelyal Mesane Kanseri Ameliyatı Sonrası İnsidental Olarak Saptanan Endometrial Kanser Olgusu(2017) Uğurel, Vedat; Bıyık, İsmail; Aslan, Mehmet MusaMesane kanseri üriner sistemin en sık görülen kanseridir. Urotelyal kanser baskın olan histolojik tiptir. Genellikle sporadik olarak görülür. Ancak diğer sistem maligniteleri ile birlikte görülebilir. Yüksek dereceli mesane kanseri ile eşzamanlı bulunan endometrium kanseri olgusunu sunmak istedik. Altmış iki yaşındaki olguya mesane kanser nedeniyle radikal sistektomi, total abdominal histerektomi ve bilateral ooferektomi operasyonu uygulandı. Histopatolojik incelemede mesane, serviks dış kısmı, myometrium, sağ over, sağ tuba ve sağ pelvik duvarda yüksek dereceli invaziv urotelyal kanseri olduğu görüldü. Bununla birlikte, endometriyumun, yarıdan azını tutmuş olan grade 1 endometrioid tip adenokanser olduğu görüldü. Endometrium kanseri, mesane kanseri ile eşzamanlı olarak görülebilir. Hekimlerin mesane kanseri olgularında metastaz ve endometrium kanseri gibi ikinci sekonder maligniteler açısından dikkatli olmaları gerektiğini düşünmekteyiz.