Yazar "Ada, Servet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Clinical features of congenital neck masses in children(Aves Yayincilik, Ibrahim Kara, 2007) Inan, Mustafa; Yagiz, Recep; Tas, Abdullah; Ayvaz, Sueleyman; Ada, ServetObjectives: Diagnostic approaches and treatment methods in children with a congenital neck mass were evaluated. Patients and Methods: A total of 36 patients (20 girls, 16 males; mean age 8.6 +/- 5.9; range 1 month to 15 years) treated in our hospital for congenital neck mass between 1996 and 2003, were retrospectively analysed. Results: Thirteen cases were diagnosed as dermoid cyst, 7 as branchial cyst, 7 as thyroglossal duct cyst (TDC), 5 as torticollis, 4 as cystic hygroma and 1 as lipoblastorna. In all 7 of the cases with TDC, the mass presented with a cutaneus fistula. Two of the branchial cysts were localized on the right and the rest on the left side. One of the cases with dermoid cyst exhibited a lateral localization. Ultrasonography, computed tomography and thyroid syntigraphy were used for diagnostic purposes. Three patients with torticollis received physical therapy while the remaining patients were surgically treated. The preliminary diagnosis was incorrect in four cases and their histopathological diagnosis was dermoid cyst. Conclusion: Congenital neck masses in children are usually benign. Due to their similar clinical features, dermoid cysts can be confused with TDC and branchial cysts.Öğe Çocuklarda görülen doğuştan boyun kitlelerinin klinik özellikleri(2007) İnan, Mustafa; Yağız, Recep; Taş, Abdullah; Ayvaz, Süleyman; Ada, ServetAmaç: Doğuştan boyun kitlesi görülen çocuklarda tanısal yaklaşımlar ve tedavi yöntemleri değerlendirildi. Hastalar ve Yöntemler: Hastanemizde 1996- 2003 yılları arasında doğuştan boyun kitlesiyle tedavi edilen toplam 36 hasta (20 kız, 16 erkek; ort. yaş 8.6±5.9; dağılım 1 ay-15 yaş) geriye dönük olarak incelendi. Bulgular: Olguların 13'ünde Dermoid kist, yedisinde tiroglossal duktus kisti (TDK), yedisinde brankiyal kist, dördünde tortikollis, dördünde kistik higroma ve birinde lipoblastoma saptandı. Tiroglossal duktus kisti tanısı konan hastaların tümünde kitle boyun cildine fistülizeydi. Brankiyal kistlerin ikisi sağ, diğerleri sol yerleşimliydi. Dermoid kist tanısı konan olgulardan biri lateral yerleşimliydi. Tanı için ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi ve tiroid sintigrafisi kullanıldı. Tortikollis tanısı konan üç hastada fizik tedavi, diğer hastalarda ise cerrahi tedavi uygulandı. Olgulardan dördünde ön tanıda yanılma oldu ve bu hastaların tümünün patoloji sonuçları dermoid kist olarak bildirildi. Sonuç: Çocukluk çağında boyun bölgesinde görülen doğuştan kitleler genellikle iyi huyludur. Dermoid kistler klinik özellikleri bakımından TDK ve brankiyal kistlerle karışabilir.Öğe Septum cerrahisinde preoperatif ve postoperatif dönemde uygulanan akustik rinometri değerlerinin subjektif burun tıkanıklığı bulgularıyla uyumunun incelenmesi(Trakya Üniversitesi, 2005) Ada, Servet; Adalı, Mustafa KemalÖZET Burun tıkanıklığı nedeniyle septum cerrahisi uygulanan hastalara preoperatif ve postoperatif dönemde akustik rinometri ile ölçüm yaparak bu ölçümlerin hasta ve doktor tarafından hazırlanan analog skala değerleriyle uyumunu araştırdık. Bu çalışmaya Eylül 2003 ile Şubat 2005 arasında septum cerrahisi uygulanan 69 hasta alındı. Burun tıkanıklığı şikayeti olmayan ve rinoskopik muayenesi normal olan 20 kişiden kontrol grubu oluşturuldu. Hasta grubuna preoperatif ve postoperatif dönemde akustik rinometri ile ölçüm yapıldı ve burun tıkanıklığı analog skalalar ile derecelendirildi. Kontrol grubuna tek ölçüm yapıldı. Hasta ve doktor analog skalaları ile akustik rinometri değerleri arasında preoperatif dönemde istatistiksel olarak anlamlı uyum vardı; postoperatif dönemde istatistiksel olarak anlamlı uyum yoktu. Akustik rinometri değerleri arasında analog skalalar ile istatistiksel olarak en fazla uyum gösteren parametre minimal cross-sectional area değeriydi. Akustik rinometri, septum eğriliği olan hastaların şikayetlerini değerlendirmek ve cerrahi müdahale kararı vermek için faydalı bir yöntemdir. Hasta ve doktor analog skalaları arasında preoperatif ve postoperatif dönemde istatistiksel olarak anlamlı uyum izlenmiştir. Dolayısıyla analog skalalar tutarlı ve faydalı yöntemlerdir. Anahtar Kelimeler: Akustik rinometri, Analog skala, Septum cerrahisi, Endoskopik sinüs cerrahisi, Radyofrekans. 51